Tedavilik siyasetçinin hezeyanları!

Türkgün Gazetesi Yazarı Yıldıray Çiçek'in bugünkü (2.06.2022)''Tedavilik siyasetçinin hezeyanları!'' başlıklı yazısı.

Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı adayı olabilmek için zıvanadan çıkmış davranışlarını gün geçtikçe artırıyor. MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli de onun bu haline acımış olmalı ki “Sayın Kılıçdaroğlu, fazla zorlama, yoksa kayış koparacaksın” şeklinde kendisini uyardı.

Kemal Kılıçdaroğlu aslında kendi cephesinde Cumhurbaşkanlığı için karar vericileri etkilemeye çalışıyor.
O karar vericiler kimse?
Gerçi CHP’li Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş “Uluslararası karar vericilerin işaret edeceği bir insanı aday yapacaklar” diyerek onları işaret etmişti. CHP cenahında Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın adı geçiyor. Ama asıl adaylık savaşı Kemal Kılıçdaroğlu ve Ekrem İmamoğlu arasındadır. Mansur Yavaş bu yarışta en zayıf halkadır. Onu aday yapsalar, 3 televizyon programına çıksa yarışı 3’üncü hafta içinde kaybeder zaten… Adeta ikinci evi olan İngiltere’deki birçok unsur onun adaylığını da isteyebilir. Ama bunlar içinde kullanım süresi, kullanışlılık kapasitesi daha yüksek olan Kemal-Ekrem ikilisidir.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun kayışını kopartacak noktaya getiren de CHP içinde yaşadıkları adaylık yarışıdır. Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Belediye Başkanları aday olmayacak” şeklinde defalarca vurgu yapması, CHP yönetiminin sürekli “Adayımız Kemal Kılıçdaroğlu” açıklamaları CHP içindeki yarışın ve kavganın boyutunu gösteriyor. Ekrem İmamoğlu’nun ara-sıra “Bize ihtiyaç olursa topu taca atmayız” türünden açıklamaları belli ki Kemal Kılıçdaroğlu’nun psikolojisini çok bozuyor.
Geçtiğimiz gün gerçekleşen CHP Grup Toplantısında konuşan Kemal Kılıçdaroğlu tam bir tedavilik siyasetçi profili çizdi.
Dam derken kapı demek deyiminin her pozisyonunu uyguladı.
PKK’lı terörist Demirtaş’ı “Bölgede gezdiğimde bir eve gittik, orada da Selahattin Bey'in çok sevildiğini gördüm. Çok seviliyor Selahattin Demirtaş” şeklinde güzelleyip, onu ve Osman Kavala gibi PKK sevdalısı adamı iktidarlarında serbest bırakacaklarını söylerken, başka bir cümlesinde de “Biz ülkemizi seviyoruz, bayrağımızı seviyoruz, vatanımızı seviyoruz. Bölmek istiyorlar, ayrıştırmak istiyorlar, kutuplaştırmak istiyorlar, kavga istiyorlar; inadına barış diyeceğiz, inadına birliktelik diyeceğiz, inadına kucaklaşma diyeceğiz” diyebildi.
Hadi Kemal Kılıçdaroğlu’nun kayışı kopma noktasına gelmiş de, karşısında bir tane helal süt etmiş CHP’li yok mu da “Hem PKK’lıları savunuyor, hem vatansever pozu çiziyoruz” diye tepki göstermiyor?
Göstermedikleri gibi çılgınca alkışlıyorlardı.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Asıl sen kimsin LAN 27 Aralık 2023 | 4.734 Okunma Ey yargı! Kılıçdaroğlu’nun sicilini mi temizlemeye çalışıyorsun? 18 Aralık 2023 | 2.182 Okunma Türk olsan da yine Türk düşmanlığı yapıyorsun! 30 Kasım 2023 | 2.722 Okunma İtibarı çapsızlarla paspas olan Kılıçdaroğlu! 13 Aralık 2022 | 229 Okunma Dersimli Kemal'e neyin vefasıdır bu? 12 Aralık 2022 | 289 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar