Her şey çok güzel olacak

Bir iyi, bir kötü haberim var. İyi haber; mücadelede finaldeyiz, kötü haber; final çok çetin geçecek. Sultan Alparslan’ın 1071 Malazgirt Zaferi ile Anadolu’ya ayak bastığımız günden beri, bu...

Bir iyi, bir kötü haberim var. İyi haber; mücadelede finaldeyiz, kötü haber; final çok çetin geçecek. Sultan Alparslan’ın 1071 Malazgirt Zaferi ile Anadolu’ya ayak bastığımız günden beri, bu coğrafyada var olma mücadelemiz hiç bitmedi. Bu topraklarda iki büyük imparatorluk kurduk, şimdi de 100’üncü yılına hazırlandığımız devletimizle bölgenin en güçlü aktörü olarak ilelebet var olma mücadelemizi sürdürüyoruz.

Çeşitli entrikalara, çetin savaşlara rağmen devletlerimiz yıkılsa da bu topraklarda yeniden devlet kurup varlığımızı sürdürdük. Yıkıldığı yerden yeniden kalkmayı başardık. Haçlı Savaşları bize karşı yapıldı, 1. Dünya Savaşı’nın bir numaralı hedefi Osmanlı İmparatorluğu idi, Kurtuluş Mücadelesi de bu emperyalistlere karşı verildi.

2. Dünya Savaşı’nda kendi dertlerine düşmüş emperyalistler kısmen entrikalarına ara vermek zorunda kalmıştı. Ancak 2. Dünya Savaşı’nın ardından kaldıkları yerden devam ettiler. 1947 Marshall Planı ile yeni dünya düzenini şekillendirdiler. 1948 yılında plana dâhil edilen Türkiye’ye ileri karakol görevi biçtiler.

O tarihten beri Türkiye’yi istedikleri konumda tutmak için her yolu denediler. Siyasi mühendislik yaptılar. Darbe yaptırdılar. İçerde ve dışarda oluşturdukları kaoslarla uğraştırdılar. Kurdurdukları terör örgütleriyle enerjimizi harcattılar. Hasılı kafamızı kaldırıp dünyada nelerin olup bittiğine bakmamamız için sürekli ensemizde boza pişirdiler.

Milletin iradesiyle oluşan siyasi istikrarı her fırsatta sekteye uğratmayı başardılar. 27 Mayıs’ta darbe yaptılar, Menderes’i astılar. 12 Mart’ta muhtıra verdiler siyaseti dizayn ettiler, Demirel’e “Şapkanı al git” dediler. 12 Eylül’de yönetime el koydular, Yunanistan’ı NATO’ya aldırdılar. 90’larda Özal’ın şüpheli ölümünden, çok önemli faili meçhullere kadar çeşit çeşit sabotajlar gerçekleştirdiler.

28 Şubat’ta postmodern darbe ile Türkiye’nin gelmiş geçmiş en milli, en yerli siyasetçisi Erbakan’ı ve kadrolarını tasfiye ettiler. İmam-hatipleri kapattılar, mütedeyyin insanları Fetullah’ın kucağına ittiler. Katsayı adaletsizliğini getirdiler, milletin çocuklarını Pensilvanya iblisinin okullarına ve dershanelerine mahkûm ettiler.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Anayasa'yı değiştirmek yetmez 13 Eylül 2023 | 575 Okunma 6-7 Eylül olaylarından ders çıkarmak 09 Eylül 2023 | 130 Okunma Yok mu beni başbakan yapacak bir cumhurbaşkanı adayı… 04 Ekim 2021 | 292 Okunma Onuncu Yıl Marşı’nı hangi ruh haliyle okuyorsunuz 13 Eylül 2021 | 329 Okunma Son aşamadan kastım… 06 Eylül 2021 | 263 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar