Bir gazetecinin ardından

Yeni Akit Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Kadir Demirel Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile çıktığımız devlet ziyaretlerinden tanıdığım bir gazeteciydi. Sakin, ölçülü ve kibardı. Geçen yıl Suudi Arabistan ziyaretinde kalp krizi geçirerek vefat eden Hasan Karakaya’nın yerine bu göreve gelmişti.

İstanbul Başakşehir’de damadının bıçaklı saldırısı neticesinde hayatını kaybetti.

Bu korkunç olaydan saatler önce kendisiyle iki kez telefonla konuşmuştum. Saat 19.00 sularında ikinci konuşmamızda “Ailevi bir sıkıntım var, ben seni yarın arayacağım” diyerek telefonu kapattı.

Bir iki saat sonra öldürüldüğü haberini aldım. Çok üzüldüm ve Twitter’dan iki başsağlığı mesajı paylaştım.

Dakikalar geçmeden yüzlerce hakaret ve küfürle karşılaştım. İnanılmaz ağır sözler işittim. Tepkinin sebebi benim Yeni Akit Gazetesi’nin bir mensubuna başsağlığı dilemem! “İnşallah sen de onun gibi ölürsün” diyenlerden beni doğrudan tehdit edenlere kadar yüzlerce tweet yağdı.

Yeni Akit Gazetesi’nin yayın çizgisini sert, aykırı hatta tehlikeli buluyor olabilirsiniz. Akit, başka kişilere, gazetecilere haksızlık etmiş, zor durumda bırakmış da olabilir. Bu gazeteyi satın almazsınız, boykot edersiniz ya da gerekiyorsa hukuki yollara başvurursunuz.

Hayatını kaybeden birine ve onun ardından mesaj paylaşanlara ağır küfürlerle saldırmak ne oluyor?

Yeni Akit Gazetesi’nin kışkırtıcı olduğunu düşünüp böyle bir tepki koyunca daha beterini yapmış olmuyor musunuz?