“Tedavi dönüşü eve geldiğimde
çocuklarımda biraz endişeli ve tuhaf suskunluk
vardı...”
Yıllar önceydi. Ankara Kavacık
Semtinde oturuyordum. Hastalığım sebebiyle Kızılay’a fizik tedaviye
gidiyordum. Tedavi genellikle öğle saatlerinde başlıyordu... Bir
gün yine tedavi olmak üzere hazırlanıp yola çıktım. Durakta otobüs
beklerken, durağın hemen arkasında bulunan camiden ezanlar okunmaya
başladı. Ben de abdestim varken hastanede belki eda edemem
düşüncesiyle mahalle camimizin bir kenarında namazımı eda edip öyle
gitmeyi düşündüm.
Caminin hemen giriş kısmında
kendi başıma kılıp gidecektim. Camiye yaklaştığımda 25-30
yaşlarında bir gencin şadırvanda abdest aldığını gördüm. Gencin
namaz kılıyor olmasına doğrusu çok sevindim. Genç yaşta Allaha
ibadet edebilmek ne güzel duyguydu. Benim de o yaşlarda oğlum
vardı. Onun da hidayete kavuşması için Rabbime dua
ettim.
Ben bu duygularla namazımı kılıp
dışarıya çıkarken genç de abdestini almış namaz kılmak için içeri
girmişti. Otobüse yetişebilmek için durağa yürüdüm. Beklediğim
otobüs bir süre sonra geldi. İnenler indi binenler bindik. Otobüs
tam hareket edecekken bir kişinin el ettiğini görerek bekledi
şoför.