Yanına gelenler, cenazeleri
olduğunu, erken saatte bir kamyonet bulmanın zor olduğunu
söylerler...
Benim de bir hatıram var...
80’li yılların ortalarında Samsun’da Başoğlu İnşaat'ta seramik
taşeronluğu yapıyordum. Aynı firmada kamyon şoförü Kemal Çakmak
isimli bir arkadaşımız vardı. Bu yılbaşlarında o da rahmetli oldu.
Bu arkadaş o günlerde nasıl olmuşsa belini incitmiş. Demişler ki
ona: “Arpa alıp kaynat ve bir beze koyarak beline bağla, iyi
gelir!..”
Rahmetli Kemal de “arpayı
nereden bulurum?” diyerek Samsun merkezde Subaşı civarında zahireci
merhum Halil Amca'ya gider. Halil Amca ile ben de tanışmıştım
sağlığında. Durumunu anlatır. Biraz çokça arpa ister… O zamanın
insanları çokça satmak değil ihtiyaç kadar satma konusunda da
hassastır. Der ki Kemal’e:
-Sana bir poşet kadar
yeter.