Namazın vacipleri yapılmazsa

Namazın vaciplerinden birini bilerek yapmamak, namazı bozmaz ise de, günah olur.   Sual: Namazın içindeki vaciplerden birini bilerek yapmayanın namazı bozulur mu? Cevap: Namazın vaciplerinden birini bilerek yapmamak, namazı bozmaz...

Namazın vaciplerinden birini bilerek yapmamak, namazı bozmaz ise de, günah olur.
 
Sual: Namazın içindeki vaciplerden birini bilerek yapmayanın namazı bozulur mu?
Cevap: Namazın vaciplerinden birini bilerek yapmamak, namazı bozmaz ise de, günah olur. Vacipleri unutarak yapmayan, Secde-i sehv yapar. Farzların ilk iki rekatinde, Zamm-ı sûreyi unutan, üçüncü ve dördüncü rekatlerde okuyup, sonra secde-i sehv yapar. Kıraati unuttuğunu rüküda hatırlayan, hemen kalkıp kıraati ve sonra rüküyu yapar. Bir farzı ve vacibi, vaktinden önce veya sonra yapan da, secde-i sehv eder. Zamm-ı sûrenin bir parçasını rüküda okuyana, ettehıyyatüden sonra az bir şey okuyarak, üçüncü rekâtı geciktirene, imam yüksek sesle okuyacağı yerde, hafif sesle okursa ve hafif sesle okuyacağı yerde yüksek sesle okursa, secde-i sehv yapmak lazım olur.
           ***
Sual: Birkaç kişi cemaatle namaz kılacaklarında hangisinin tercihen imam olması gerekir?
Cevap: Fıkıh bilgilerini daha çok bilenin ve gözetenin, başkalarından önce imam seçilmesi lazımdır. Bundan sonra, tecvit ile okuyan seçilir. Hafız olması şart değildir. Bunlar birkaç kişi ise, vera sahibi olan seçilir. Vera, şüphelilerden kaçınmak demektir. Bundan sonra, yaşı çok olan seçilir. Bundan sonra, sıra ile, huyu, yüzü, nesebi, sesi, elbisesi güzel olan seçilir. Bunlar birkaç kişi ise, aralarından malı, mevkii çok olan seçilir. Bunlar da benziyor ise, mukim misafire imam olur. Seçimde uyuşulmazsa, çoğunluğun seçtiği imam olur. Daha üstünü varken, başkası seçilirse, çirkin olur, fakat günah olmaz. Bir evde, ziyafette, seçim aranmadan, ev sahibi, ziyafet sahibi imam olur, yahut imamı bu seçer. Kiracı, ev sahibi demektir. İstenmeyen kimsenin imam olması mekruhtur. Bidat sahibi kimsenin imam olması da tahrimen mekruhtur.
           ***
Sual: Bir ibadet, bir şartı bir mezhebe, başka şartı da başka bir mezhebe uyularak yapılırsa, böyle yapılan ibadet kabul olur mu?
Cevap: Konu ile alakalı olarak İbni Âbidîn hazretleri, Redd-ül-muhtârda buyuruyor ki:
“Bir işin, bir ibadetin sahih olması için, dört mezhepten herhangi birine uygun olması lazımdır. Yani, o işin sahih olması için, bir mezhepte uyulması lazım olan şartların hepsine uygun olması lazımdır. Bir ibadeti yaparken, şartlarından biri bir mezhebe, başka biri de başka mezhebe uygun olursa, bu ibadet sahih olmaz.”
YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Rüyada Resulullah efendimizi görmek 16 Mayıs 2024 | 252 Okunma İslâmiyet'in yayılmasına hizmet etmek 15 Mayıs 2024 | 66 Okunma Doğru yoldan ayrılmanın sebebi 14 Mayıs 2024 | 105 Okunma Kur'ân-ı kerim, indiği gibi kalmıştır 13 Mayıs 2024 | 16 Okunma Zekâtı verilmeyen mallar 25 Mart 2024 | 331 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar