Bankalarımız esnafa borcunu ödemeli!

O gece bu yoksul halk sokakta kurşun yerken, bankamatik kuyruklarına dizilenlerin, makarna reyonlarını boşaltanların yalnızca canını, geleceğini değil, malını, mülkünü de korudu.Evet, oyunu "oydan", fikrini "fikirden"...

O gece bu yoksul halk sokakta kurşun yerken, bankamatik kuyruklarına dizilenlerin, makarna reyonlarını boşaltanların yalnızca canını, geleceğini değil, malını, mülkünü de korudu.
Evet, oyunu "oydan", fikrini "fikirden" saymayanların, kendisini "göbeğini kaşıyan adam" diye küçümseyenlerin...
Tabii ki bu namus ve cesaret dersini hiçbir karşılık beklemeden verdiler. Ama bu, yıllardır vefakâr ve cefakâr halkın sayesinde servet sahibi olanların, Türkiye'nin tadını en çok çıkartanların onlara borçlu olmadığı anlamına gelmiyor.
Peki, nasıl ödeyecekler bu diyeti?
Her kesim için yapacakları pek çok şey var. Kamunun da özel sektörün de.
Örneğin bugünlerde sokakta yürürken, camına bayrak asıp ekmek teknesinin önünde "iş bekleyen" esnafımız gözüme çok çarpıyor.
Konuşurken ben sormasan asla dile getirmiyorlar sıkıntılarını. Ama sorunca da söylüyorlar. "Sıkıştık" diyorlar.
Anlaşılıyor ki, geçen hükümet dönemindeki destek projeleri yaşama geçirilmemiş.
Örneğin kredi başvurusu yapanlardan gayrimenkul gibi teminatlar isteniyormuş.
Esnaf da haklı olarak soruyor. "Evim olsa sıkıştığımda satarım, niye faizle bankadan borç isteyelim ki?" Durum bu. Türkiye istihdamı ve yatırımları artırmak içim faizleri düşürmeden ve büyümeyi kırbaçlayacak borçlanmayı artırmadan 2023 hedeflerini tam olarak gerçekleştiremez.
Bu da yalnızca alt ve orta sınıf için değil , kazancı azalacak kalburüstü kesim için de "zarar" anlamına gelir.
Halkıyla "ilgilenenlere" duyurulur.

***

İÇERİYİ BIRAK DIŞARIYA BAK

Geçen hafta başında, 15 Temmuz Fetullahçı darbe girişimin ardından "içeriden" ziyade yurtdışı kamuoyuna odaklanmak gerektiğini yazdım.
Zira bildiğiniz üzere yılladır yurtdışında yaygın bir lobi ağı kuran Gülen çetesi, "ecnebileri" fena halde etkilemiş, kandırmış durumda.
Bunun için de iş çevrelerinin Türkiye'deki gazetelere değil, yurtdışında yayın yapanlara ilan vermesinin "anlamı olacağını" bir kez daha hatırlatmak istiyorum.
Bu kampanya çağrısına pek çok işadamımızdan geri dönüş oldu. Ama henüz kayda değer bir adım atılmadı.
Haydi!
Şimdiki Türkiye savaşımız, Avrupa ve ABD kamuoyuna 15 Temmuz gerçeklerini anlatmak.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Burcu Hanım herkesi aptal yerine koyuyor 17 Mayıs 2024 | 2.408 Okunma Saraçhane medyası Erdoğan’ı unuttu 15 Mayıs 2024 | 1.022 Okunma İhale ‘155’i ararım’ dayıya kalmasın da 12 Mayıs 2024 | 597 Okunma Halk siyasette yumuşamaya nasıl bakıyor? 11 Mayıs 2024 | 251 Okunma Muhalif medyada ganimet paniği 10 Mayıs 2024 | 830 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar