Viyana Filarmoni’yi yerinde izlemeyi çok

Keşke bir gün hepimiz gecenin dibinde kırmızının, mavinin, yeşilin önünde durup birden “40. Senfoni”nin dalgalı deniziyle hayallerimize yelken açmayı deneyebilsek. Biliyorum, belki müziğin o coşkulu...

Keşke bir gün hepimiz gecenin dibinde kırmızının, mavinin, yeşilin önünde durup birden “40. Senfoni”nin dalgalı deniziyle hayallerimize yelken açmayı deneyebilsek. Biliyorum, belki müziğin o coşkulu ırmağı birçoğumuzun içine hiç uğramayacak, kimbilir belki de uğrayacak ama biz o sesi hiç duyamayacağız. Bu yüzden yitip giden zamanların ardından ne kadar ağıt yaksak da nafile. . . Çünkü giden gitmiş, gelecek olanı karşılamak için ömrümüzün yetip yetmeyeceğini bilmiyoruz, belki yarın, belki de hiçbir zaman. . . Hızla akıp giden her yılın ardından ya yapamadıklarımız için hayıflanırız, ya da yeni yıla dair taze umutlar, yeni hayaller biriktiririz.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
‘Terörsüz Türkiye’ye evet ama mış gibi yaparak mümkün mü? 05 Aralık 2025 | 42 Okunma AK Parti vazgeçti peki CHP merkeze yürüyebilir mi? 03 Aralık 2025 | 495 Okunma Ortodoks solu ve merdiven altı İslamcılığı aşamazsak… 01 Aralık 2025 | 336 Okunma Adalet ve özgürlük yoksa toplum güvende değildir 28 Kasım 2025 | 80 Okunma Gizlice İmralı’ya gidildi ama daha turpun büyüğü heybede… 26 Kasım 2025 | 2.028 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar