Pozitif hukuk ilahi yasaya aykırı değil
Tarih boyunca site devletlerinden, krallıklara, monarşilere ve demokratik yapılara kadar her aşamada insanoğlu belli hukuki metinler oluşturmuş ve kurumsal manada adalet sistemleri inşa etmiştir. Başlangıçta küçük...
Tarih boyunca site devletlerinden, krallıklara, monarşilere ve demokratik yapılara kadar her aşamada insanoğlu belli hukuki metinler oluşturmuş ve kurumsal manada adalet sistemleri inşa etmiştir. Başlangıçta küçük ölçekli site devletlerinin ihtiyacını karşılayan basit hukuk kuralları, daha karmaşık ve büyük devlet yapılarında giderek kurumsal bir hüviyet kazanmış ve evrensel hukuk normları haline dönüşmüştür. İlkel dönemler dahil insanoğlunun birlikte yaşadığı bütün toplumsal yapılarda, insanların toplumsal hayattaki ilişkilerini düzenleyen ve belli kurallara bağlayan yazılı ya da yazısız hukuk metinleri hep var olmuştur. Ve bütün dinler öncelikli olarak adaleti en temel ilke olarak vazetmişlerdir. Mesela Kur’an’da adalet dinin temeli olarak belirtilmiş ve en net ifadelerle emredilmiştir: “Allah size, emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder. ” (Nisa:58) *** “Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayasızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye öğüt veriyor. ” (Hahl:90) Aynı şekilde diğer dinlerde de adalet, en temel ahlaki erdem olarak vazedilmiştir. Bütün toplumlarda tarihsel süreç içinde önemli toplumsal değişimler yaşanmış, farklı devlet modelleri denenmiş, bilimsel ve teknolojik devrimler meydana gelmiş ama adalete olan ihtiyaç hep varolagelmiştir. Ve adaletin tesis edilemediği hiçbir toplum, huzuru ve barışışı temin edememiştir.