Perişan halimizden hiç mi sorumlu değiliz?
Müslüman dünyanın Kudüs’ün başına gelenler konusunda çaresizliğini görünce her birimiz doğal olarak öfkeleniyoruz, İslam ülkelerinin içine düştüğü zillet haline de, emperyal...
Müslüman dünyanın Kudüs’ün başına gelenler konusunda çaresizliğini görünce her birimiz doğal olarak öfkeleniyoruz, İslam ülkelerinin içine düştüğü zillet haline de, emperyal güçlerin zalimliğine de kelimelerimizin uçlarını sivrilterek en ağır ifadeleri kullanmaya çalışıyoruz. Ama yine de içimizin yangını bir türlü sönmek bilmiyor. Çünkü bütün dünyanın gözü önünde gerçekleşen Kudüs hırsızlığı ve işlenen cinayetler karşısında, yüreğinde birazcık olsun insanlık kırıntısı kalmış olan herkesin isyan etmesi gerekir. Ama hayır, insanlık çok oldu buralardan gideli. . . Bütün bu olup bitenler karşısında, “İslam coğrafyalarının başına gelenler emperyalist güçlerin işidir, Bağdat’ın, Şam’ın, Kahire’nin ve şimdi de Kudüs’ün teker teker düşmesinin sorumlusu da yine bu güçlerdir” diyerek yüreğimizi birazcık olsun soğutabilir, öfkelerimizi dindirebiliriz belki. Evet, İslam ülkelerinin bugün içine düştüğü trajik durumun oluşmasında Amerika’nın önemli bir sorumluluğu olduğu muhakkak. Ama bu Müslüman ülkelerin beceriksizliğini ve sorumluluğuna hafifletmiyor ki. .