My Funny Valentine şarkısıyla aşka meydan okumak…
Bazı şarkıları adeta aşık olurcasına severiz. Bu bir bakıma kabullenişin anlaşılmaz yanıdır ya da bir meydan okuma…Kabul ettiğin şeyle hissettiğin şey seni yerden yere vursa da ölü taklidi yapmak...
Bazı şarkıları adeta aşık olurcasına severiz. Bu bir bakıma kabullenişin anlaşılmaz yanıdır ya da bir meydan okuma…
Kabul ettiğin şeyle hissettiğin şey seni yerden yere vursa da ölü taklidi yapmak zorunda kalırsın ama yine de şarkıya aşık olursun. Kim bilir belki de yaşanmışlığın ve de yaşanmamışlığın fıtratında bu çelişki vardır. Sonunda seçenekler içinde kendimize en uygun olanı seçeriz…
Aslında her istediğimizi istediğimiz zaman yapamadığımız için isyan ederiz, bu yüzden aşk hepimiz için çoğu kez hüzünlü bir vakadır. Zira aşk bizi gerçekte olduğumuzdan daha iyi biri yapar. Dolayısıyla kendimizi güçlü hissettiğimizde değil, aşık olduğumuzda başkalarının duygularını daha iyi anlarız.
İşte tam da böyle anlarda melankoli insanın kendisine giden yolda sadece bir yol göstericidir. Ve insan ruhunda
oluşan aşk fırtınaları karşılıksız kaldığında, zehri ve panzehri kendi içinde barındırarak her birimize başka bir dünya sunar.
Bu çerçevede, “My Funny Valentine’’ hem kendine hem de sevgiliye bitmez bir meydan okuma şarkısıdır. Bu şarkı tıpkı hayatın dehlizlerinde sıkışan duygular gibi ayakta karşılar aşkı… Sevmek ve sevilmek sanki büyük...