Kudüs için ağıt yakmak utancımızı örter
Hayatımın önemli bir bölümü İsrail faşizminin Filistin’de işlediği cinayetleri lanetlemek ve ağıtlar yakmak ya da yakılan ağıtları dinlemekle geçti. Doğrusu faşizme karşı meydanlara...
Hayatımın önemli bir bölümü İsrail faşizminin Filistin’de işlediği cinayetleri lanetlemek ve ağıtlar yakmak ya da yakılan ağıtları dinlemekle geçti. Doğrusu faşizme karşı meydanlara çıkmaktan, katilleri lanetlemekten hiç pişman değilim. Ancak bunca yıldır sadece meydanlarda bir kaç cılız slogandan öte geçmeyen İsrail protestolarının canımı fena halde yaktığını da söylemek durumundayım. *** Elbette bu gösteriler çok ama çok önemli, ama şu anda Müslümanların içinde bulunduğu trajik hal dikkate alındığında, sanki meydanlara çıkan bu cılız kalabalıkların bir Cuma namazı sonrası ve Pazar molasında görev ifa eder gibi bir halleri var. Oysa Trump denen çılgın, Amerikan elçiliğini Kudüs’e taşıyacağı maskaralığını açıklar açıklamaz, başta Türkiye olmak üzere bütün İslam dünyasında insanlar anında meydanlara hücum etmeli ve dünyanın kulaklarını sağır edercesine, “Faşistler çekin elinizi Mescidi Aksa’nın üzerinden” diye haykırabilmeliydiler. Ama ne yazık ki insanların yüreğinde böyle bir arzu ve coşku yok, acıyı yüreklerinde hissetmiyorlar. Çünkü Müslümanların çok daha önemli işleri var, para ve iktidar biriktiriyorlar, çocuklarının, torunlarının villalarını tamam etmeden Kudüs gibi ekonomik getirisi olmayan işlere bakacak halleri yok. Daha da önemlisi, İslam ülkelerinde neredeyse bütün sivil toplum faaliyetleri, siyasete ve siyasi iktidarlara endeksli hale geldiği için, siyasi getirisi olmayan ‘sivil itaatsizlik’ faaliyetleri pek makbul hareketler olarak görülmüyor. Hatta protesto eylemleri siyasi iktidarların tekerine çomak sokan bir görüntü arzediyorsa ‘ihanet’ olarak bile değerlendirilebilir. Nitekim Middle East Monitor, Arap basınına dayandırdığı haberinde Suudi Arabistan yönetiminin ülkedeki medya kuruluşlarına Trump’ın Kudüs kararı hakkında haber yapmamaları konusunda uyarıda bulunduğunu duyurdu.