Kalbimizin zamanıyla buluşan şarkılar
Her zaman geçerli olmamakla birlikte genelde büyük şiirlerin, büyük şarkıların zor ve acılı zamanlarda ortaya çıktığı gibi bir kanaat vardır.Elbette bu matematiksel bir kesinlik değil. Zira sanatsal...
Her zaman geçerli olmamakla birlikte genelde büyük şiirlerin, büyük şarkıların zor ve acılı zamanlarda ortaya çıktığı gibi bir kanaat vardır.
Elbette bu matematiksel bir kesinlik değil. Zira sanatsal anlamda yaratıcılığın, daha çok sanatçının ruh dünyası ve ilham anlarıyla bağlantılı olması muhtemeldir.
İşte tam da bu yüzden bazı şarkıların ruh dünyamızla buluşan tarifi imkansız bağları vardır.
Galiba şarkıların da şiirlerin de bir mevsimi var. Ama aynı zamanda kalbimizin de bir mevsimi olduğunu biliyoruz.
Kişisel olarak ifade etmem gerekirse, bazı zamanlarda, bazı şarkıların, hayata tutunmamı sağlayan ve kalbimin zamanıyla buluşturan büyülü bir şiir ırmağı olduğuna inanıyorum.
Bu bazen Miles Davis’in “So Wat” şarkısıdır, bazen Beethoven’in “9. Senfoni”sidir, bazen büyük usta Itri’nin “Segah Mevlevi Ayini”dir, bazen de Nick Cave’nin başyapıtlarından birisi olan “Sun Forest” şarkısıdır.