Arap komiserleri sevsek ‘yerli-milli’ olur muyuz?
AK Parti iktidarının özellikle son beş yıldaki savrulma hikayesini gördükçe doğrusu fena halde kafam karışıyor ve bazı durumları zihin dünyamda izah etmekte güçlük çekiyorum.Aslında...
AK Parti iktidarının özellikle son beş yıldaki savrulma hikayesini gördükçe doğrusu fena halde kafam karışıyor ve bazı durumları zihin dünyamda izah etmekte güçlük çekiyorum.
Aslında anlaşılmayacak bir durum yok, cümlenin gelişi böyle bir sonuç ortaya çıkardığı için izah etmekte güçlük çektiğimi söylemek durumunda kaldım o kadar… Herkesin malumu olan bir durum var ki iktidara geldiği ilk günden itibaren Avrupa Birliği çıpasını önemseyen, ABD ile müttefiklik ilişkilerini zenginleştirme hedefine bağlı olan AK Parti, yolun bir yerinde hukuk, özgürlük ve insan hakları gibi temel evrensel değerlerle kan uyuşmazlığı yaşadığı için istikamet değiştirdi ve doğal olarak otokrat bir istikamete savruldu.
Dolayısıyla yeni istikametle birlikte AK Parti sürekli demokratik ülkeleri ve demokratik değerleri küçümseyen, Çin, Rusya ve Türk cumhuriyetleri gibi otokrat ülkelerin faziletlerini anlatmaya özen gösteren bir siyaset dili geliştirdi. Dolayısıyla bugün AK Parti’nin durduğu yer hiç de şaşırtıcı değil.
Her ne kadar yola çıkarken demokrasi, ‘hukukun üstünlüğü’, özgürlük gibi kavramları önceleyen bir siyaset dilini tercih etmiş olsa da bugün artık öyle bir...