Göçmenleri vebalı gibi görenlerin insani ve siyasi sığlığı

Türkiye bu topraklarda bekasını sürdürmek, hatta ötesine giderek bu coğrafyada sosyal ve siyasal düzen kurmak istiyorsa Kürt, Arap, Balkan, Kafkas vb. kimlik unsurları içerleme siyasetine sahip olmak zorunda. En azından...

Türkiye bu topraklarda bekasını sürdürmek, hatta ötesine giderek bu coğrafyada sosyal ve siyasal düzen kurmak istiyorsa Kürt, Arap, Balkan, Kafkas vb. kimlik unsurları içerleme siyasetine sahip olmak zorunda. En azından karşıt pozisyonuna düşmemek zorunda. 

İşin temel meselesi devlet siyaseti veya toplumsal düzeyde “biz” tanımını geniş veya dar yapmayla ilgili. Eğer “biz” tanımını Orta Asya’dan gelen Türkmenler düzeyine indirgersek içerdiğimiz insan nüfusu ve çeşitliliği oldukça azalır. Bu insan gücünden devşirebileceğimiz güç de sınırlı kalır. Eğer “biz” tanımını dil, din, yakın coğrafya komşuluğu, tarihsel ilişkiler, ekonomik ortaklık, siyasal müttefiklik gibi çok sayıda faktörü daha geçişken ve içerleyen şekilde tanımlayabilirsek içerdiği nüfus miktarı, insan çeş

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Mutluluk ne kadar mümkün? 04 Ocak 2020 | 213 Okunma Ruh sağlığı açısından kimliklerimiz 30 Aralık 2019 | 268 Okunma Gündelik hayat seyrini seçebilme özgürlüğü 28 Aralık 2019 | 173 Okunma Acı çeken çocuğun baş etme mekanizmaları 23 Aralık 2019 | 232 Okunma Çocuklarda hayali oyun arkadaşı ne zaman normal? 21 Aralık 2019 | 139 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar