Akıntı ve kürek

Pes etmeyeceklerini biliyorduk...
Temcit pilavı gibi kaldırıp kaldırıp koyacaklarını da biliyorduk.
Daha bir yıl da böyle gidecek, hatta bir yıldan fazla.
Konu, Tayyip Erdoğan'ın adaylığı...
Üçüncü kere mi aday olacak ikinci kere mi?
Hakkı var mı yok mu?
"Yok" diyorlar ama alçak sesle.
Çünkü "tutturamayacaklarını" biliyorlar.
Zarar yok, maksat muhalefet olsun ve de uyuzluk olsun.
Hani yoktan var edilen "Osmanlı'da ayçiçeği yağı mes'elesi" gibi...

Kendilerine kaç kere söylendi:
Erdoğan "eski anayasaya" göre iki kere aday olmuştur, yeni anayasaya göre yalnızca bir kere.
Dolayısıyla "bir hakkı" daha vardır.
Yok diyen Sabih Kanadoğlu!
Bürokrat vesayetini her ne pahasına olursa olsun sürdürmeye yeminli şahsiyet...
Oysa bunları kolayca madara edecek bir "opsiyon" daha var.
Meclis erken seçim kararı alırsa bir üçüncü kere aday olunabiliyor.
O zaman laf bitecektir. Bitirmemek için gene kıvranacaklar ama bitecektir.
Onları "kendi argümanlarıyla" susturmanın yolu, Meclis'in erken seçim kararı almasıdır.
O zaman da "erken mi değil mi" tartışması başlatacaklar, başlatmayı deneyecekler.

Türkiye'de seçim tarihi 24 Haziran 2023 Cumartesi günüdür.
Bir gün bile geciktirilemez, pazara denk gelsin diye 25 Haziran'da yapılamaz.
Bundan önceki her gün bir "erken seçim" sayılır.
Meclis bu tarihi diyelim 18 Haziran Pazar ya da 11 Haziran Pazar olarak saptasa bu bir erken seçimdir.
Bu durumda Erdoğan'ın adaylığı da "tartışılabilemez"...
Fakat şöyle çamura yatacaklardır:
"Bu kadarcık" erken, erken sayılır mı?
O zaman biz de "Peki ne zaman sayılır?" diye sorarız.
Bir ay önce mi? Altı ay önce mi? Bir yıl önce mi?
Bunun bir ölçüsü, bir "tarih skalası" var mı?
Varsa, nerede yazıyor?
Yazıyorsa, kim, hangi "merci" saptamış?
Sabih Bey verebiliyorsa buna da cevap versin.