İçkiyle, kumarla peygamberin doğum gününü kutlamak

Bugün yılın son günü yani yılbaşı.  Müslüman için manası, ömürden sayılı senelerden birinin daha bitmesi, ölüm denen kesin akıbete biraz daha yaklaşılması, gençlik...

Bugün yılın son günü yani yılbaşı. 

Müslüman için manası, ömürden sayılı senelerden birinin daha bitmesi, ölüm denen kesin akıbete biraz daha yaklaşılması, gençlik günlerinin tükenip, ihtiyarlık demlerinin gelmesi ve bir takvim değişikliği demektir yılbaşı.

Müslümanın sefahata düşmek yerine ahireti, ebedî âlemi düşünerek geçen bir yılın muhasebesini yaptığı gecedir yılbaşı.

Hıristiyan için ise yılbaşı güya Hz. İsa’nın doğum günü olarak kabul edilir ve kutlanır. Yılbaşı, bid’at olarak icat edilmiş, dini olanı dünyevileştiren bir Batılılaşma ritüelidir. Çam fidanı yılbaşı temsilcisi unsuruna dönüştürülmüş, Noel Baba dinden arındırılmış bir tür mitolojik kahramana indirgenmiş, alkol ve kumar eğlence aracı olarak sentezlenerek, dini mahiyetinden sözde ayıklanarak Batılı ama seküler ritüel olarak icat edilmiştir.

Avrupa’nın pagan âdetinin modernize edilerek Müslüman topluma dayatılmış halidir yılbaşı. Dinden yüz çevirip hevâlarına uymuş, bencillik ve kibir içerisinde dünyaya dalmış, “medenî olmanın(!)” bir gereği diye tek dişi kalan medeniyet canavarına sokulan gafletteki Müslümanlara İslam düşmanı güç odaklarının oyunudur yılbaşı. 

Müslümanlar da bu empozeyi bilinçsizce, bir peygamberin doğum gününü yılbaşı adı altında eğlence, içki, kumar, dans, zina gibi şeylerle kutluyorlar.    

Yeryüzünü kana bulayan, mazlum Müslümanların çaresiz çığlıklarının yükselmesine sebep olan, her kıtada çeşit çeşit vahşete ve işkencelere imza atan, insanlıktan yoksun caniler sürüsünün bayramı olan yılbaşını kutlamak abartı ötesi bir yok oluşun, silinişin feryadıdır.

Ahlaksızlıkta, sefahatte sınır tanımayan, kapitalizmin tüketim çılgınlığını simgeleyen bir araç haline getirilmiş olan yılbaşını kutlamak ruhi açıdan çürümüşlüğünün tescilidir.

Bu kadar acının kederin olduğu bir zaman diliminde yılbaşı kutlamak hiçliğe atılan bir adımdır. 

Siyonist ve neo-conlardan müteşekkil zulüm ve tuğyan güçlerinin ümmetin ve halkların servetlerini çaldığı, iradelerini kırıp, toplumsal yapılarını değiştirmek isteğiyle bin bir çeşit vahşete ve işkenceye imza attığı kara günlerde Hıristiyanların yılbaşı heyecanına ortak olmak zulme ortak olmaktır. 

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
İşin sonu: “Seyircisiz Kongre” 28 Nisan 2024 | 849 Okunma Aaaa, AYM Başkanı ne dedi? 27 Nisan 2024 | 1.800 Okunma Memnun musunuz, Saadetliler! 26 Nisan 2024 | 6.564 Okunma Şimdi anladınız mı, Deutsche Welle’den farkınız yok! 25 Nisan 2024 | 4.414 Okunma Bu M. Kemal’i sevmeyen kahrolsun! 24 Nisan 2024 | 4.879 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar