İstihbarat uleması tartışmasın mı?
HÜRRİYET Pazar'da okudum; anlı şanlı Parizyen sosyoloğumuz Nilüfer Göle Paris katliamını konuşurken "Bugün din bir yanardağ gibi" demiş. Daha önce de bir beyanına rastlamıştım, ‘gündelik...
HÜRRİYET Pazar'da okudum; anlı şanlı Parizyen sosyoloğumuz Nilüfer Göle Paris katliamını konuşurken "Bugün din bir yanardağ gibi" demiş.
Daha önce de bir beyanına rastlamıştım, ‘gündelik yaşamdan keyif çıkartma, kültür ve birliktelik yaratma’ gibi değerleri yüzünden Paris’in hedef seçildiğini söylüyordu.
“Terör terördür, Müslümanlık’la hiç ilişkisi yok denilemez, çünkü Müslümanlık adına yapılıyor” gibi kitabın ortasından tespitleri de var.
Nilüfer Hoca, bu teröristlerin neden hep Müslümanlar arasından çıktığını din âlimleri tartışsın istiyor.
Tartışsınlar...
İstismarsa kimler, nasıl istismar ediyor İslam’ı? Kullanmaksa ne suretle kullanılıyor?
Tartışılsın ki onu radikal ideoloji ve barbarlıklarına alet edenlerin elinden alınsın...
Fakat bu analiz düzeyiyle mi sınırlı kalacak tartışma?
* * *
Uyuşturucu trafiğinin döndüğü bir bar işletmecisi, katliam organize ediyor...
Uyuşturucu, içki ve eğlence âlemiyle haşir neşir caniler, bu katliamı hayata geçiriyor...
Katliamın organizatörü, tanık ifadelerine göre elinde viski şişesiyle sokakta ot çekerek hunharlığını kutluyor.
Ve biz bunu, ‘İslamcı terörist’lerin Paris’in temsil ettiği Batılı yaşam biçimine bir saldırısı olarak ele alacağız ha?