“Tatlı ihtiyacımızı; gelin
yemişi, tespih ağaçları ve ballık denilen bir bitkilerden gidermeye
çalışıyorduk...”
Akseki Sülles'ten olan ninem çok
düzenli, güzel, nazik, çok temiz giyinen, evi pırıl pırıl yapan,
iyi yemekler pişiren, güzel konuşan, iyi Kur'ân okuyan, bağ bahçe
işini, hayvan bakımını pek sevmeyen, köyde çok saygı gören bir
kadındı.
Köyde ona herkes saygı gösterir,
onunla konuşmayı bile bir ayrıcalık olarak görürlerdi. O yıllarda
Sülles'te balkonlarda gül, çiçek, bahçelerinde ise turp, marul ve
lâhana gibi değişik bitki ve sebzeler yetiştiriliyordu. Biz
Türkmenler toprağa sonradan yerleştiğimizden bu tür kültür bizde
daha az gelişmişti. Ninem balkonda nane, fesleğen ve kadife çiçeği
yetiştiriyordu ama turp, lâhana, marul, kereviz, pırasa, maydanoz,
karnabahar gibi sebzeleri bilmiyorduk. Ninem sigara, kahve içen ve
bunları kendisine yakıştıran bir hanımdı. 1968 yılında doksan
yaşında vefat etmişti. Şimdi geriye dönüp bakınca, o yıllarda köy
yerinde bir hanımın sigara içebilmesi için o kültürü yaşamış
olması...