Ünal Bolat Türkiye Gazetesi

“O kişi ölse hesabını veremem!..”

“Sen tercihini mühim olana göre yapmasaydın, bu adam tekrar oturup bu işi yapar mıydı?”   Kendim de devlet memuru olduğum için biliyorum; saat 16.00, bir de Cuma... Hemen İmam-ı Rabbani Hazretleri'nin sözü aklıma...

28 Şubat 2019 | 47 okunma

“Sen tercihini mühim olana göre yapmasaydın, bu adam tekrar oturup bu işi yapar mıydı?”   Kendim de devlet memuru olduğum için biliyorum; saat 16.00, bir de Cuma... Hemen İmam-ı Rabbani Hazretleri'nin sözü aklıma geldi. Yenilemem gereken nüfus kâğıdımı bugün almazsam beni asmazlar, kesmezler. Ama bu kitapları bugün postaya vermezsem ve bu kitaplar yerine ulaşmadan o kişi ölürse yarın ahirette hesabını veremem. Mühim olan iş, Allahü teâlânın dinini doğru anlatan bu kitapların yerine ulaşması lazım... Hemen koşarak gittim ve kitapları postaya verip boynu bükük olarak hükûmet binasına girdim... Bir memureye durumu anlattım. Beni yönlendirdi. Sadece soğuk mühür ve PVC kaplanacak. Girdim odaya. Ortada şef oturuyor, şefle beraber toplam 5 kişi... Şef kalkmaya hazırlanırken ben kapıdan girdim. Mesai bitti dediler. Öğretmen olduğumu anlatıp yarın gidiyorum. Burada değilim" deyince Şef "Bu gardaşın işini bitirelim" dedi, kendisi de oturdu ve soğuk mührü vurup işlemleri yaptılar, makineden geçirdiler. Teşekkür edip çıktım. İçimden dedim ki: “Sen tercihini mühim olana göre yapmasaydın, bu adam tekrar oturup bu işi yapar mıydı? Yapmazdı.” Bu konuda yakîn hâsıl oldu bende de. Abdest aldım, namazımı kıldım. Bu esnada Osman Ünlü Hocamızın bu hatırası beynimin içinde yankılanıp durdu. Sanki ben abdest alıp namaz kılarken beni rehber gibi yönlendiriyordu. Odaya geldiğimde camı açtım. O da ne! Yağmur sesi gelmiyor. Dindi galiba? Hemen montumu giyip bastonumu alıp aşağıya indim. Çıkış izni için sosyal servise gittim. İmzalarımı atıp bahçeye çıktım, durağa doğru yürümeğe başladım. Yağmur epey azalmıştı. Durağa gidip beklemeye başladım. Tam o esnada bir sesin beni çağırdığını duydum. Yaklaştığında bu gelenin, hocalarımızdan bi...

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
“Külcü geldi hanım” 19 Mayıs 2024 | 17 Okunma Bir ömür böyle geçti... 17 Mayıs 2024 | 70 Okunma “Oğlum ben dua bilmem!” 16 Mayıs 2024 | 456 Okunma Köfte kokusuna bir kamyon kereste! 15 Mayıs 2024 | 104 Okunma Misafir hiç bekletilir mi? 14 Mayıs 2024 | 262 Okunma