Amerika Birleşik Devletleri bizim stratejik ortağımız mı? Yazıya böyle bir soruyla başlayalım. Belki dün soğuk savaş döneminde Sovyetlere karşı bazı ortaklıklarımız olmuş olabilir. Ancak bugün gelinen noktada stratejik ortaklığımız kalmadı. Ama bazı dostlarımız ikide bir iki ülkenin müttefik olduğunu, ABD ile Türkiye’nin stratejik ortak olduğunu söylüyorlar.
Bu çevreler özelikle sınır ötesi hareket yapmamıza ABD’nin niçin karşı çıktığını anlayamadıklarını söylüyorlar. Bunda anlamayacak ne var. ABD kendine göre doğruyu yapıyor. ABD bölünmüş bir Ortadoğu istiyor. Bu planı 30 yıldır uyguluyorlar. Körfez harbinden bu yana bölgeyi bölüyorlar. Önce Irak’ı istikrarsızlaştırdılar. Bu ülkede iç savaş var. Ardından Suriye’yi istikrarsızlaştırdılar. Belki de Suriye dört parçaya bölünecek. Demem o ki ABD kendi ajandasını uyguluyor. Bize göre yanlış yapıyor ama kendine göre doğru yapıyor. Gerçekleri görelim.
ABD 30 yıllık bir planı uyguluyor. 2001 yılında 11 Eylül saldırıları olmuştu. Bu saldırılar sonunda ABD Büyük Ortadoğu Projesini açıkladı. Condeleezza Rice 22 ülkenin sınırının değişeceğini söyledi. ABD şimdi bu ajandayı uyguluyor. Kimse ABD yanlış yapıyor demesin. Kafamızı kuma gömmeyelim. Bu cendereden ancak çelikten bir şuurla çıkabiliriz.
Millet ve ümmet şuuru lazım. ABD ve İsrail projesi adım adım uygulanıyor. Amaç İsrail’in topraklarını genişletmek. Büyük İsrail’in ilk adımlarını atmak. O nedenle sırada Türkiye var. Rahmetli Erbakan Hocam Suriye düşerse sırada Türkiye var demişti. Bakın İsrail Suriye’ye saldırdı. Durduk yere neden saldırdı. Sebep belli İsrail Suriye’nin bir bölümünü işgal edecektir. Bu işgale ne Rusya ne de ABD ses çıkarmayacaktır. Buradan yazıyorum. Not alın.
Türkiye’nin Afrin’e müdahalesi sadece bir terör örgütüne müdahale değildir. Bu müdahale ABD, İsrail projesine müdahaledir. Biz orada PKK ya da YPG terör örgütleriyle savaşmıyoruz. Biz orada Siyonist bir projeye müdahale ediyoruz. ABD ile stratejik ortaklık lafta kaldı. Artık ne bizler ne de ABD tarafı bu yalana inanmıyoruz.