Muhafazakâr düşüncenin en önemli teorisyenlerinden biri olan Edmund Burke, Fransız Devrimine, bu devrimin arkasında yatan pozitivist toplum mühendisliğine yönelik eleştirilerini dile getirirken topluma ve siyasete dair önemli bir hatırlatmada bulunur:
Siyasi müdahalelerin etkisi ve sonucu çoğu zaman
kestirilemez.
İyi niyetlerle yapılan bazı eylemlerin sonucu kötü, kötü niyetlerle
yapılan bazı müdahalelerin sonucu ise iyi olabilir.
Zira toplum ve siyaset bir laboratuvar ortamında kesin sonuç alacak
deneylere benzemez. Toplum ve siyaset mühendislik girişimlerinin
sonuç vereceği kadar basit unsurlar değildir.
Aksine bu tür müdahaleler “niyetlenmemiş sonuç”ları ortaya
çıkarabilir.
Malum, ABD Trump'ın 7 Müslüman çoğunluklu ülkenin vatandaşlarına
koyduğu giriş yasağını konuşuyor. Trump seçim döneminde vadettiği
korkunç politikaları uygulayacak gibi görünüyor. Trump'ın
uygulamaya çalıştığı bu yasak ABD'de bir federal mahkemeden ret
yedi ve yasal süreç üst mahkemelerde devam edecek gibi görünüyor.
ABD kurumlarının bu rezilliği engellemesini ümit ediyoruz
elbette.
Lakin bu İslamofobik ve ırkçı yasağın getirdiği bir “niyetlenmemiş
sonuç” var gibi görünüyor.
ABD tarihinde hiç olmadığı kadar Müslümanlara karşı bir sempati
oluşturdu bu yasak. Havaalanında yasaktan etkilenen göçmenlere
destek olmak için on binlerce insan toplandı. Siyasetçiler, kamu
görevlileri bu gösterilere destek veriyor. Cumhuriyetçi Parti
içinde bile yasağa yoğun tepki var.