Rusya'nın havadan, İran'ın karadan saldırıları ile binlerce
yıllık bir medeniyet şehri olan Halep yok edildi. Ve işgal
edildi.
Bir etnik temizlikle karşı karşıyayız. Şehrin hayatta kalabilen
sakinleri evlerini terk etmek durumunda kaldı. Bu büyük yıkım ve
demografik değişimin yaşandığı hayalet şehirde ise İran İstihbarat
Şefi Kasım Süleymani poz veriyor. Yani katil olay mahalline geri
dönüyor.
İran “zaferini” yani bir insanlık trajedisini kutluyor. Hizbullah,
Halep'in işgalini kutlamak için Beyrut'ta kutlama amaçlı tatlı
dağıtıyor. Bu büyük etnik temizlik, bölgede on yıllar boyu sürecek
bir ihtilafın temelini atıyor.
Aslında bunun farkında olan İranlı yetkililer yok değil. Eski bir
dışişleri yetkilisi olan Mir Musavi, İran'ı karanlık günlerin
beklediği konusunda uyarıyor. İran'ın el-Şark gazetesine konuşan
Musavi şunları söylüyor:
“Halep'teki askerî operasyonların başarısı ancak birkaç gecelik
mutluluk getirebilir. Sonrasında ise 30 yıl boyunca endişe
edeceğiz... 300.000 insanı öldürmek ve 12 milyon Suriyeliyi
yerinden etmek ancak ve ancak nefret ve şiddet üretir.”
Halep'in işgali ile Suriye meselesinin çözülmediği, aksine daha
çetrefilli bir sorun hâline geldiği açık.
Lakin bunu Türkiye'deki bir grup solcuya anlatmak mümkün değil.
Muhalifleri mezhepçilikle suçlarken, aslında kendi motivasyonları
mezhepçilik dışında bir şeyden kaynaklanmayan bir sol refleks var
Türkiye'de. Ve ne yazık ki bu gruplar Halep'ten sivillerin
tahliyesini, "cihatçılar"ın yenilgisi olarak sunmaya niyetli. Bu
görüşe göre, Sünni Suriyeliler "fanatik İslamcılar", İran ve Şii
milisleri ise seküler kurtarıcılar.
Böylesi absürd bir görüşün anlamayı reddettiği şey, İran'ın dış
politikasının fanatik bir mezhepçilikle şekillendiği gerçeği.
Halep'e binlerce Şii milis mutlak dinî otorite olarak görülen
Humeyni'nin "Velayet-i Fakih" nosyonuyla gitti. Bundan tam bir sene
önce Şii milis ihracatçısı Nucebe lideri Ekrem Kaabi, Halep'te
"Hava, su kadar 'veli-i fakih'e ihtiyacımız var” dedi. İran'ın
organizasyonu ile Halep'e kanalize edilen Iraklı Şii milislerin üst
düzey bir komutanı olan Hacı Cevad, Halep operasyonları için şu
cümleleri kullandı:
"Savaşı kazanmamız 'ilahi' olarak vadedildi!.."