Herkesin hayal ettiği yaşamı farelere 25 kez yaşatan deneyin acı sonu

Yediği içtiği önünde, gıda başta olmak üzere her türlü temel ihtiyaçlarını karşılamış, geniş bir eve sahip, zengin bir insan topluluğunun kalabalık şehirlerde ve yoğun nüfusta değişip değişmeyeceğini merak eden Amerikalı bilim insanı John Calhoun tarafından gerçekleştirilen “Universe 25” deneyinin sonuçları üzerindeki değerlendirmeler bilim dünyasında halen en çarpıcı ve kaygı uyandırıcı çalışma. ** Bilim adamımız bu deney için yüzlerce farenin yaşayabileceği, denize sıfır beş yıldızlı otel konforunda

https://w.soundcloud.com/player/?url=https%3A//api.soundcloud.com/trac

Yediği içtiği önünde, gıda başta olmak üzere her türlü temel ihtiyaçlarını karşılamış, geniş bir eve sahip, zengin bir insan topluluğunun kalabalık şehirlerde ve yoğun nüfusta değişip değişmeyeceğini merak eden Amerikalı bilim insanı John Calhoun tarafından gerçekleştirilen “Universe 25” deneyinin sonuçları üzerindeki değerlendirmeler bilim dünyasında halen en çarpıcı ve kaygı uyandırıcı çalışma.


**


Bilim adamımız bu deney için yüzlerce farenin yaşayabileceği, denize sıfır beş yıldızlı otel konforunda ideal bir ortam tasarlamış.

Ortamda bol miktarda yiyecek, su ve geniş yaşam alanı mevcut.

Fareler hastalandığında bile hemen iyileştiriliyor.

Deneyin başında, dört çift fareyi bu alana yerleştiriyor.

Ortamın güzelliği, bütün ihtiyaçların karşılanması ile fareler hızla çoğalıyor.

Ancak 315 gün sonra üreme oranları keskin bir şekilde düşmeye başlıyor.

Nüfus 600’e ulaştığında fareler arasında bir hiyerarşi ve sınıflaşma oluşuyor.

Ve bu süre içinde kolonide tek başına yaşayan fareler belirmeye başlıyor.

Kalabalık nüfusun oluşmasıyla meydana gelen sınıflaşma sonucunda büyük ve güçlü farelerin diğerlerine saldırmaya başladıkları izleniyor.

Bu süreçte aynı zamanda erkek fareler arasında ciddi psikolojik sorunlar gözleniyor.

Erkek fareler dişi fareleri korumaktan vazgeçerek içlerine dönerken dişi fareler yavrularına karşı saldırgan davranışlar sergilemeye ve onları koruyamamaya başlıyor.

Zamanla dişiler, artan saldırganlık, yalnızlaşma ve üreme güdüsünün kaybıyla dikkat çekici biçimde azalıyor.

Bu durum düşük doğum oranlarına ve genç fareler arasında yüksek ölüm oranlarına neden oluyor.

Aynı dönemde “tembel fareler” adı verilen yeni bir erkek sınıfı ortaya çıktı.

Bu fareler çiftleşmeyi veya alanlarını savunmayı reddederek sadece yemek ve uykuya odaklanarak yaşamayı tercih ediyorlar.


**


Farelerin her türlü ihtiyaçlarının zahmetsizce giderildiği koloni giderek “tembel erkekler” ve “annelikten vazgeçen dişiler”den oluşan bir yapıya dönüşüyor.

Bu aşamada ne erkekler eski erkekler ne dişiler eski dişiler artık.

İki cins ortak bir cinse dönüşüyor gibi.

Calhoun, bu süreçte koloninin ölüm evresini iki aşamada tanımlıyor: Birinci aşama, sadece var olmanın ötesinde bir amaç kaybını ifade eden “ilk ölüm”, Yani her türlü ihtiyaçları zahmetsizce emek vermeden karşılanan farelerde kalabalıklaştıklarında yaşamak için bir amaç kalmıyor.

İkinci aşamayı ise tamamen fiziksel çöküşün yaşandığı “ikinci ölüm” olarak adlandırıyor.

Yani fareler yaşamak için hiçbir gayret göstermemeye başlayınca fiziksel olarak çökmeye başlıyorlar.

Kendilerini toplumdan dışlayan fareler yüzünden yavru ölümleri yüzde 100’e ulaşınca üreme tamamen sona eriyor.

Bu arada kolonideki fareler arasında yamyamlık ve eşcinsellik davranışları artıyor.

Tüm bu gelişmeler, yiyecek ve içeceğin bol miktarda mevcut olduğu her türlü temel ihtiyaçlarının karşılandığı hatta hasta olduklarında hemen dışarıdan müdahale ile hastalanmalarına bile izin verilmediği ortamda yaşanıyor.

Deneyin başladığı tarihten iki yıl sonra son yavru fare doğuyor ve 1973’te Universe 25’teki son fare de ölüyor.


**


Calhoun bu deneyi 25 kez tekrarlamış ve her defasında aynı sonuçlara ulaşmış.

Bu çalışma, o günden beri toplumsal çöküşün dinamiklerini modellemek için kullanılan önemli bir referans haline geldi ve şehir sosyolojisi alanında kullanılan bilimsel veriler haline geldi.


**


Dişi ve erkek farelerin emeksiz, amaçsız, gayretsiz, hiç çalışmadan ye, iç, yat, hayatını yaşa modunu devam ettirememesi toplum bilimcileri ürkütmüş.

Çalışmalar toplumun geleceği hakkında oldukça karanlık ve ürkütücü sonuçlar ortaya koysa da deneyin sahibi bilim adamı durumun o kadar da kötü olmayabileceğini düşünüyor.

İnsanın farelerden farklı olarak alan kullanımı konusunda daha akılcı olabileceğini, özfarkındalık ve yaratıcılık sayesinde Universe 25'inkine benzemeyen bir kaderimiz olabileceğini söylüyor.

Toplumların ölümü de farelerin iki aşamalı ölümü gibi ruhunu mutlu edecek bir amaçtan yoksunluk ve erkeklerin erkek, kadınların da kadın gibi davranmamaya başlamasından olacak muhtemelen.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Papa’nın lavabo açacağı ile ne alakası olabilir 03 Aralık 2025 | 67 Okunma Herkesin hayal ettiği yaşamı farelere 25 kez yaşatan deneyin acı sonu 30 Kasım 2025 | 322 Okunma Sokak artıklarından beslenen o hayvanlar nerede? 26 Kasım 2025 | 160 Okunma “İki rengi bir araya getirmek iki insanı bir araya getirmekten zordur” 23 Kasım 2025 | 30 Okunma Tazesi 50 kurusu 500 TL 19 Kasım 2025 | 245 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar