Atanmayan Öğretmenler Adına Sn. Cumhurbaşkanı'na Açık Çağrı

Kurban Bayramı, sanılanın aksine kasaplara kıyma yaptırmak için koşulan ya da uzun bir tatil için fırsat meydana getiren bir bayram değildir.Bu bayram, Kurban ibadetinin manevi iklimi ile kuşanmamız gerektiğini anımsatan ve...

Kurban Bayramı, sanılanın aksine kasaplara kıyma yaptırmak için koşulan ya da uzun bir tatil için fırsat meydana getiren bir bayram değildir.

Bu bayram, Kurban ibadetinin manevi iklimi ile kuşanmamız gerektiğini anımsatan ve hayatımızın merkezine o ibadetin verdiği mesajın yerleştirilmesinin önemini anlatan bir bayramdır.
O mesaj anlamını “Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir” Hadisi Şerifi ile formüle eder.
Aslında taşlaşmamış kalpler, kör olmamış gözler, sağır olmamış kulaklar ve kurumamış vicdanlar için çok açık, çok net ve en az o kadar sarsıcı bir mesajdır.

Dinimiz ve o dinin kıta sahanlığında şekillenmiş kültürümüz yardımlaşmayı, dayanışmayı, “başkasının dertleriyle dertlenmeyi,”  hatta başkasının derdini kendi bencil dertlerinden önde tutmayı vaaz eden pek çok ritüelle, vaazla, davranış tavsiyeleri ve yukarıda ifade ettiğim Hadisi Şerifte olduğu gibi “bağlayıcı buyruklarla” doludur.

İstisnalar müstesna; Müslüman bir millet İslam ahlakı ile ahlaklanmış bir toplumuz.
Teori bu en azından.
Ama işte pratiğe gelince… Orada ne yazık ki “Gerçekten de öyle mi?” sorusunu sormadan edemiyoruz.

KOMŞUN ATANMAYAN BİR ÖĞRETMEN, NASIL TOK YATIYORSUN?

Bu girizgâh aslında şunun içindi: Belki bileniniz vardır… Uzun zamandır gücüm ölçüsünde atanmayan öğretmenlerin dramına ortak, duyulmayan seslerine ses olmaya çalışıyorum.
Seçim sathı mahallinde ek 55 bin öğretmen ataması sözü veren, başta eski Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer ve diğer yetkililer o sözü söylememiş gibi sırra kadem bastı. Devletlerine güvenip

öğretmenlik okuyan öğretmen adayları devletlerinin en yetkili siyasi ağızlarından çıkan bu vaade güvendiler ve beklemeye başladılar.
Sadaka istemiyorlardı. Ayrıcalık istemiyorlardı.
Bir maaşlarının yanına ek olarak birkaç maaş daha da istemiyorlardı. Olmak için okudukları şeyi, öğretmenliği istiyorlardı. Verilen sözün tutulmasını istiyorlardı.

Ama tüm istekleri siyasilerin duyarsızlığına, medyanın derin sessizliğine, sözde meslek örgütlerinin üç maymun oyununa kurban gidiyor ve bu sessizlik büyüdükçe verilen onca söze rağmen Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin yüzündeki gülümsemeyle “Bitti o iş” diye kestirip atıyordu.
Kesilip atılanın ne olduğunu mu merak ediyorsunuz? Kurban Bayramı’nda kaç atanmayan öğretmenin kurban kesebildiğine bakın. Kaç atanmayan öğretmenin kurban payına muhtaç olduğuna bakın.
Kaç atanmayan öğretmenin (eğer hala öyle bir şey kaldıysa) o yardımlaşma iklimindeki yardım eden mi, yardıma muhtaç mı olduğuna bakın.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Mansur Yavaş'ın Sırrı! 4. CB adayı da belli oldu! Önümüzdeki 2 aya DİKKAT! 03 Mayıs 2024 | 91 Okunma İstisnalar kaideyi zorlarsa darbe olabilir! Erdoğan'ın talimatı doğru değil! 16 Nisan 2024 | 5.977 Okunma Erdoğan ya sahaya inecek ya da bu şarkı bitecek! Kim bu asi yeniçeriler? İktidar kiminle çarpışıyor? 08 Nisan 2024 | 5.766 Okunma Bu akşam! Akşener'in somutu ne acaba? Ölümcül yanlış! 3 aya dikkat! 31 Mart 2024 | 2.960 Okunma Londra'daki ev Yavaş'ın damadının üzerine kayıtlı ve fiyatı 330 bin sterlin 25 Mart 2024 | 6.720 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar