Abdülhamid'i okumak
SULTAN Abdülhamid dönemi, Tanzimat’la Cumhuriyet arasında, muazzam zenginlikte bir tarih laboratuvarıdır.Evet, Tanzimat’la Cumhuriyet arasında. Bu zengin laboratuvardan bir unsur: Hıristiyan Osmanlıların, Rumların ve Ermenilerin daha...
SULTAN Abdülhamid dönemi, Tanzimat’la Cumhuriyet arasında, muazzam zenginlikte bir tarih laboratuvarıdır.
Evet, Tanzimat’la Cumhuriyet arasında.
Bu zengin laboratuvardan bir unsur: Hıristiyan Osmanlıların, Rumların ve Ermenilerin daha eğitimli ve girişken; Müslüman Osmanlıların ise daha az eğitimli ve pasif olmaları.
Abdülhamid’in “irade-i seniyye”lerinde bu konuda çok yakınmalar vardır. Müslümanlara ticaret şuuru verilmesi gerektiğini söyler mesela.
Bu, İttihatçılar ve Cumhuriyet devrinde hızlanacak olan “Müslüman burjuvazi” yaratma çabasının başlangıcıdır.
AZINLIKLAR VE MÜSLÜMANLAR
Müslüman Osmanlıların pasifliği konusunda Abdülhamid’in çok önemli tespitleri vardır. 1882 yılında başlayan nüfus sayımı konusundaki “irade-i seniyye”de Abdülhamid şöyle diyor:
“Müslüman memurlar bir dereceye kadar uyuşukluk göstermişlerdir, faaliyet eseri görülmemiştir. Komisyonlarda bulunan diğer cemaatlere (dinlere) mensup memurlar kendi cemaatlerini çok göstermek maksatlarına uygun bulunduğundan bu işte çok becerikli çalışmışlardır...”
Bu tespitler nüfus tarihçiliği bakımından önemlidir. Okumuş memurları bile böyle olan Müslüman nüfusun neden pasif hatta ilgisiz olduklarını araştırmak sosyoloji ve genel tarih bakımından daha önemlidir.