Anayasa Mahkemesi’nin ikinci Can Atalay kararındaki dikkat çekici noktalar

Hürriyet yazarı Sedat Ergin bu hafta 'Anayasa Mahkemesi’nin ikinci Can Atalay kararındaki dikkat çekici noktalar' başlıklı yazısını kaleme aldı.

ANAYASA Mahkemesi’nin (AYM) cezaevinde alıkonan Hatay TİP milletvekili Can Atalay hakkında aldığı ikinci ihlal kararı ne anlama geliyor?

AYM’nin son hamlesiyle birlikte, bu kurum ile verdiği ilk ihlal kararının uygulanmasına iki aya yakın bir zamandır karşı çıkan Yargıtay ve İstanbul’daki 13. Ağır Ceza Mahkemesi ekseni arasında ortaya çıkan anayasa krizi yeni bir yörüngeye girmiştir.

AYM, geçen 25 Ekim’de verdiği Atalay’ın tahliyesini öngören kararının uygulanmasının engellenmesi, ayrıca Yargıtay’ın ihlal kararı yönünde oy kullanan dokuz AYM üyesi hakkında suç duyurusunda bulunmasını sessiz kalarak karşılamıştı. Buna karşılık, AYM’ye meydan okuyan Yargıtay cephesi, yönelttiği ağır suçlamalarda elini oldukça serbest tutmuştu.

Atalay’ın avukatlarının AYM kararı uygulanmadığı için yeni bir hak ihlali yaşandığı gerekçesiyle yaptıkları ikinci başvuruyu sonuçlandırarak, bu sessizliğini bozmuş olmaktadır AYM. Bir başka anlatımla, AYM, Yargıtay’ın suçlamalarına yanıtını aldığı ikinci kararla ortaya koymuştur.

İkinci ihlal kararı, kuşkusuz Can Atalay dosyasında yeni bir durum yaratmıştır. Bu hükmü, bir önceki karar ve mahkemenin muhtelif içtihatları ışığında değerlendirdiğimizde şu tespitleri yapabilmemiz mümkündür.

AYM, İLK KEZ 148’İNCİ MADDEDEN İHLAL VERDİ

Bu tespitlerden birincisi, öncelikle, AYM’nin aldığı bir karar uygulanmadığı için ilk kez Anayasa’nın bireysel başvuruya ilişkin148’inci maddesinden bir ihlal vermiş olmasıdır. Bu durum önemli bir “ilk”tir AYM cephesinde.

Ne anlama geldiğini şöyle açabiliriz. Anayasa’da 2010 referandumuyla yapılan bir değişiklikle 148’inci maddesine “Herkes, Anayasa’da güvence altına alınmış temel hak ve özgürlüklerinden, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki herhangi birinin kamu gücü tarafından, ihlal edildiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne başvurabilir” hükmü eklenmişti. Bu değişiklik, vatandaşlara AYM’ye bireysel başvuruda bulunma kapısını açmıştı.

Önceki günkü kararla işte bu maddede güvence altına alınan bireysel başvuru hakkının ihlal edildiği kayda geçirilmiş oluyor.

Bu noktada önemli bir ayrıntıya dikkat çekelim. Söz konusu karar, aslında AYM’nin kendi bireysel başvuru kararları uygulanmadığı gerekçesiyle verdiği ilk ihlal değildir. Mahkemenin bireysel başvurularda Anayasa’nın başka maddeleriyle ilgili aldığı  ihlal kararları uygulanmadığı için aynı maddelerden ikinci kez ihlal verdiği durumlar olmuştu. Son kararın farkı, ilk kez bireysel başvuruya ilişkin 148’inci maddeden de ihlal çıkmış olmasıdır.

ALTAN VE ALPAY KARARLARI

Peki daha önce kendi bireysel başvuru kararları uygulanmadığı için AYM’nin verdiği ikinci ihlal kararları hangileriydi?

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
31 Mart yerel seçim analizi (12) Yeniden Refah’ın on ayda sağladığı artış ne anlatıyor? 03 Mayıs 2024 | 292 Okunma 31 Mart yerel seçim analizi (11) MHP üçüncü parti konumunu koruyor 02 Mayıs 2024 | 573 Okunma 31 Mart yerel seçim analizi (10) MHP’nin 31 Mart’ta aldığı sonuç nasıl ölçülebilir? 01 Mayıs 2024 | 277 Okunma 31 Mart yerel seçimi analizi (9) Bursa’da alınan sonucun ilk işareti 2019’da gelmişti 27 Nisan 2024 | 435 Okunma 31 Mart yerel seçim analizi (8) Seçim sonuçlarının İYİ Parti cephesindeki muhasebesi 25 Nisan 2024 | 445 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar