Gençler gelecek ışığını kaybetmemeli

Bizim gençliğimizde dünyayı ve Türkiye’yi değiştireceğimize dair bir inancımız ve ona dair ütopyamız vardı. Zorluklar içerisindeki bugünün dünyasında gençlerimizin eğitim ve iş...

Bizim gençliğimizde dünyayı ve Türkiye’yi değiştireceğimize dair bir inancımız ve ona dair ütopyamız vardı. Zorluklar içerisindeki bugünün dünyasında gençlerimizin eğitim ve iş konusunda yaşadıkları sorunlar nedeniyle yılgınlık içersinde olduklarını görüyorum. Gençlerin gelecek ışığını kaybetmemeleri gerektiğine inanıyorum.

Kendi gençlik dönemimize bakıyorum, bizim bir ütopyamız vardı. Türkiye’yi de dünyayı da değiştirme adına yapacaklarımız olduğuna inanırdık. Belki bu ütopyamızı, dünyayı ve ülkemizi çok iyi tanımadığımız için, bilgi eksikliğimiz olduğu için geliştirirdik. Ama geleceğe dair bir ışığımız vardı. Eksik bilgimize karşın inançlıydık...

Son dönemde konuştuğum gençlerin hemen hepsinde bir yılgınlık olduğunu görüyorum. Eğer iyi bir eğitim almışlar, dil biliyorlarsa yurtdışında başka bir ülkede yaşamlarını sürdürmek özlemini ortaya koyuyorlar. Bunu sağlayacaklarına inançları azalmışsa yılgınlık içersinde gelecekten umutsuzluklarını ortaya koyuyorlar. Eğitimlerinin bu tür arayışlara imkan vermeyeceğini düşünen gençler ise bir an önce bir iş bulup çalışmayı amaç ediniyorlar.

İş bulmanın da gençler açısından aslanın ağzında olduğuna inandıklarını dile getiriyorlar. Her yıl nüfustan gelen katılımla ülkemizde 1 milyon kişiye iş yaratılması gerekiyor. Stokta 3 milyonun üzerinde bir işsizi birikmiş olan bir ülkeyiz. Buna karşın son yıllarda yılda 800 bin 1 milyon istihdam yaratılması sağlanabiliyor. Bu imkanla dahi işsizlik oranı düşürülemiyor. İşsizliğin yüzde 10’un üzerinde seyretmesi söz konusu. Gençlerdeki işsizliğin ise yüzde 20'ler seviyesinde olması, iş bulmanın gençler açısından zorluğunu ortaya koyuyor. Bununla da kalınmıyor, geçmiş dönemlerde daha kolay iş bulan eğitimli gençlerdeki işsizlik oranı da genç işsiz oranı seviyesinden aşağıya düşmüyor.

Bu tablo, gençlerin gelecek ışığını kaybetmelerine, yarın korkusu içine itilmelerine yol açıyor. Güncel kaygılarla yılgınlığa düşmeleri sonucunu doğuruyor. Bunun sonucunda ya içe kapanıyorlar, ailelerinin katkısıyla en azla yetinip yaşam sürdürüyorlar ya da kısa yoldan büyük kazanç getireceğine inandıkları hayal projelerine bel bağlıyorlar.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Diyarbakır’dan TSO Başkanı Mehmet Kaya’dan bir kötü bir iyi haber 01 Ekim 2018 | 260 Okunma Müteahhitlerden “kamuya iş yapılamaz hale gelindi” uyarısı 28 Eylül 2018 | 309 Okunma “Aykırı ses olmadan doğru yol bulunmaz” yazımın okuruma hatırlattığı... 27 Eylül 2018 | 159 Okunma “Aykırı ses olmadan doğru yol bulunamaz” 26 Eylül 2018 | 247 Okunma Güven ve kriz... 25 Eylül 2018 | 139 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar