28 Şubat medya darbesi

28 Şubat hepimizin hafızalarında tamiri mümkün olamayacak derecede tahribat bıraktı. Toplumun vicdanının kaldırmayacağı derecede yapılan psikolojik harekatlar neticesinde insanlar mağdur edildiler. Uydurma, aslı astarı...

28 Şubat hepimizin hafızalarında tamiri mümkün olamayacak derecede tahribat bıraktı. Toplumun vicdanının kaldırmayacağı derecede yapılan psikolojik harekatlar neticesinde insanlar mağdur edildiler. Uydurma, aslı astarı olmayan gazete haberleri her gün ilticanın hortladığını söylüyor, orduya selam gönderiyorlardı.

                “28 Şubat nedir?” sorusunun asıl cevabı bana göre; “bir gazeteci nasıl olurda yalılarda, köşklerde oturabilir?” sorusunun cevabı ile aynıdır. Rahmetli Erbakan Hoca başbakan olduktan sonra hemen hemen her gün gazetelerden ve televizyonlardan yapılan darbe davetiyelerine ordu kayıtsız kalamamış ve en sonunda davete icabet ederek 28 Şubat post-modern darbesini yapmıştı.

***

                 28 Şubat'ın yaptırımları on binlerce insanımızı mağdur etti. Yıllarca terör hattında görev yapan, devlete hizmet eden subaylar, eşleri başörtülü oldukları için re'sen emekli edildiler. Sırf başörtülü olduklarından dolayı üniversitede ki derslerine alınmayan hanım öğrenciler polisler tarafından dövüldüler. Kur'an kursları bir bir basıldı.

Ve daha neler neler...

                Örneğin, gazeteci Fatih Altaylı o dönemde Radyo D'de yaptığı Bab-ı Ali Yokuşu isimli programda, Hürriyet gazetesinin manşetini okuduğu sırada Marmara Üniversitesi önünde bekleyen başörtülü öğrencilerle ilgili, "Bir kadın var orada (Hürriyet gazetesinin manşetinde yer alan başörtülü öğrenciyi kastederek) kadın olduğunu da hiç zannetmiyorum. Bu büyük ihtimalle bir fahişedir... Bir pankart açmış, öğrenci değil o, buraya getirilmiş bir fahişe... Üniversite önünde eylem yapanların arasında bakıyorum da öğrenci yoktur. Belki bir iki tane. Bunlar kevaşe kevaşe. Toplanmışlar oraya ellerinde '7.4 yetmedi mi?' pankartı. Bunlar şeytana tapanlar. Satanistler ve şeytanla işbirliği halinde oraya toplanmışlar.Bunları odunla döveceksin. Zaman zaman kimi askerlerin gereksiz çıkışlar yaptıklarını düşünürdüm ama bunlar hiç gereksiz değilmiş. Bu sürüsüne az bile yaptıkları. Bunlara daha örgütlü çıkışlar yapmak lazım. Bunlara balans ayarı lazım; balans ayarı. Bunları takacaksınız rot balans makinesine döndüre döndüre balans yapacaksınız; fahişeler, şerefsizler, satanistler" derken aslında medyanın bu ülkenin Müslüman kesimine, sırf rejimi kutsamak adına reva gördüğü zulmü gözler önüne seriyordu.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bürokraside gençlerin yeri 28 Ağustos 2018 | 2.458 Okunma Açlık tokluk değil; varlık, yokluk meselesi 14 Ağustos 2018 | 4.591 Okunma Göze göz, Dişe diş! 07 Ağustos 2018 | 4.621 Okunma Önceliğimiz üretim 31 Temmuz 2018 | 2.384 Okunma Cemaat Tarikat ayrımı 24 Temmuz 2018 | 267 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar