Çocukluk çağı travmaları yaratıcıya inanç eğilimini bozabiliyor

İnsan doğal haliyle nasıl dil öğrenmeye yönelik bir yatkınlıkla doğuyorsa, benzer şekilde “anlam arayışına” ve “ yaratıcıya inanma” eğilimi ile de doğuyor. Bu doğuştan inanmaya...

İnsan doğal haliyle nasıl dil öğrenmeye yönelik bir yatkınlıkla doğuyorsa, benzer şekilde “anlam arayışına” ve “ yaratıcıya inanma” eğilimi ile de doğuyor. Bu doğuştan inanmaya yatkınlığı destekleyen çok sayıda teorik yaklaşım var. Bunların bir kısmı insan fıtratı tanımı üzerinden geliyor. Diğer bir kısmı din psikolojisi çalışmalarından geliyor. Ayrıca felsefi metinlerden de bu “inanmaya yatkın olma haline” destek var.

Dış faktörler çocukluktan başlayan bu yaratıcı güce inanma eğilimini arttırıp azaltabiliyor. Çocuğun ailesi, yakın çevresi, okul eğitimleri, yaşanan çağın inanma ile ilgili trendi,  kişinin inançlarını iradi gözden geçirme süreci, acılı veya mutlu yaşantıları vb. faktörler inanma sürecini etkiliyor.  Bu yazıda, yukarıda saydığım faktörler içinde, benim klinik pratiğimde şahit olduğum travmatik yaşa

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Mutluluk ne kadar mümkün? 04 Ocak 2020 | 213 Okunma Ruh sağlığı açısından kimliklerimiz 30 Aralık 2019 | 268 Okunma Gündelik hayat seyrini seçebilme özgürlüğü 28 Aralık 2019 | 173 Okunma Acı çeken çocuğun baş etme mekanizmaları 23 Aralık 2019 | 232 Okunma Çocuklarda hayali oyun arkadaşı ne zaman normal? 21 Aralık 2019 | 139 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar