Ressam günü

“Seni hiç mi sevmediler be! Bir kere bile mi?” Nefes alış verişi her zamanki gibiydi. Ta derinden, ciğerinden bir yerden bir acıyı alıp gırtlağına taşıyor, gırtlağında biriken havaya benzer...

“Seni hiç mi sevmediler be! Bir kere bile mi?”

Nefes alış verişi her zamanki gibiydi. Ta derinden, ciğerinden bir yerden bir acıyı alıp gırtlağına taşıyor, gırtlağında biriken havaya benzer karışımı boşluğa hırlar gibi veriyor, ardından güçlükle içine çekiyordu tekrar havayı. Üstelik soğumuştu da havalar.

“Nereden anladığımı mı soracaksın bana? Söyleyeyim madem. Çünkü kendini nasıl sevdireceğini de bilmiyorsun, biri seni gerçekten sevdiğinde onun sevgisine nasıl karşılık vereceğini de. Olmamış senden yani.”

Altına aldığı minderin de soğuk geçirmemek için yeterli olmadığını hissedip ayağa kalktı. Ellerine hohladı ümitsizce. Niçin “ümitsizce” dediğimi anlamışsınızdır. Aldığı şeyin adı nefes değildi ki ellerine üflediği cılız şey ona ısı versin.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sosyal çürüme yazıları 4: Ahlâkî pozculuk cumhuriyeti 23 Nisan 2024 | 434 Okunma Sosyal çürüme yazıları 3: Şişirilmiş dudaklar cumhuriyeti 20 Nisan 2024 | 908 Okunma Sosyal çürüme yazıları 2: Her türden bağımlılıklar cumhuriyeti 16 Nisan 2024 | 954 Okunma Yavaş orman 14 Nisan 2024 | 291 Okunma Sosyal çürüme yazıları 1: Üçüncü sayfa cumhuriyeti 13 Nisan 2024 | 759 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar