Türk askeri niçin Katar’da

Katar’a yönelik kuşatmayı başlatan cephenin Doha yönetimine tanıdığı 14 günlük sürenin son gününde Türk birliklerinin Tarık bin Ziyad Askeri Üssü’nde tatbikata katıldıklarının...

Katar’a yönelik kuşatmayı başlatan cephenin Doha yönetimine tanıdığı 14 günlük sürenin son gününde Türk birliklerinin Tarık bin Ziyad Askeri Üssü’nde tatbikata katıldıklarının duyurulması önemli bir gelişme. Zira Doha yönetimi taleplerini karşılamadığı takdirde iki haftadır devam eden ambargonun ikinci aşamasında “askeri işgal” senaryosunun yer aldığını Suudi Arabistan ve BAE sözcüleri acık açık söylemekten geri kalmıyorlardı. Bu çerçevede Türkiye’nin Katar’a asker gönderme kararı başlangıçta sembolik nitelikte görülmüştü ama anlaşıldığı kadarıyla pazar günü itibarıyla Türk askeri fiilen sıcak bölgeye ayak basmış durumda. Peki, bu krizde Türkiye neden bu kadar aktif olma gereği duyuyor? Çünkü bir tarafta Suudi Arabistan, BAE, Mısır başta olmak üzere Ortadoğu’nun en güçlü ve en zengin ülkeleri var, öbür tarafta tek başına Katar devleti. Üstelik Katar karşıtı cephe ABD Başkanı Trump’ın da desteğini arkasına almış durumda. Birçoklarına göre bu kuşatmanın başarıya ulaşması, hatta büyük ihtimalle askeri işgale ihtiyaç kalmadan Doha yönetiminin ehlileştirilmesi beklenen sonuç. *** Daha önce de yazmıştım, Körfez’de ve giderek bütün bir Ortadoğu bölgesinde iki karşıt siyaset anlayışının çatışması var diye… Hatta, son tahlilde bölgedeki siyasi yapılar başlıca iki blok içinde yer alıyorlar diyerek şöyle bir tasnif yapmıştım: “Bir tarafta Türkiye ve Katar yer alıyor, öbür tarafta Suudi Arabistan ve ortakları… Bir tarafta İhvan-ı Müslimin, öbür tarafta IŞİD benzeri örgütler… Bir tarafta Mursi, öbür tarafta Sisi… Bir tarafta Hamas, öbür tarafta El-Fetih… Bir tarafta AK Parti, öbür tarafta FETÖ…” Bu iki blok esas itibarıyla iki ayrı siyaset anlayışını, iki ayrı bölge vizyonunu, iki ayrı dünya görüşünü temsil ettikleri için küresel seviyedeki ayrışmanın da birer tarafı durumundalar. Söz gelimi ABD içindeki bloklaşmaya bakın. Cumhuriyetçiler çoğunlukla Suudi Arabistan-BAE eksenindeki siyaset anlayışıyla uyumlu görünürken Demokratlar bir süredir Türkiye-Katar ekseninde temsil edilen siyaset anlayışına ve bölge tasarımına daha sıcak bakarlar eskiden beri. Diyeceksiniz ki Suriye iç savaşında bu iki cephe arasında bir fark göremedik.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
En hakiki mürşit ‘parti hakikati’ 28 Mart 2024 | 227 Okunma ‘Cumhurbaşkanımızın talimatıyla’ hakikati haykırıyoruz 26 Mart 2024 | 573 Okunma Satmamak elinde değil mi? 23 Mart 2024 | 213 Okunma ‘İktidar Müslümanlığı’: Önce hükümetimizin selameti 19 Mart 2024 | 703 Okunma ‘Hükümet Müslümanlığı’ Gazze’ye karşı 16 Mart 2024 | 452 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar