Hayatın türküsünü söyle...

Bazen kendi kendime soruyorum:“Hayat nedir?”Bu soru hayatın anlamının ne olduğunu anlayabilmek içindir. Güneydoğu’da çatışma ortamı, bitmeyen terör, hendekler, kurtarılmış mahalleler......

Bazen kendi kendime soruyorum:
“Hayat nedir?”
Bu soru hayatın anlamının ne olduğunu anlayabilmek içindir.
Güneydoğu’da çatışma ortamı, bitmeyen terör, hendekler, kurtarılmış mahalleler...
Türkiye’nin geleceği yok oluyor, çocuklar ölüyor, olan Kürt yurttaşlarımıza oluyor.
Bu çatışma ortamında bugüne dek 44 çocuk ölmüş, 52’si yaralanmış.
Baskı, şiddet artmış!
Hendekler kapatılsın ve artık çocuklar ölmesin!
Yeter artık yeter!
Anlamak algılamak, hayatı çoğaltmak için çaba harcamak, demokrasi ve özgürlüklerin birey için ne denli önemli olduğunun bilincinde olmak gerekir.
Bu yüzden Güneydoğu’da yaşamak zor arkadaş zor!

***

Her şeyi göremezsiniz ama algılayabilirsiniz...
1789 Fransız Devrimi’ni, Aydınlanma Devrimi’ni kim gördü? O devrimin içinde yaşayan kuşaklar mı?
Hiç sanmıyorum...
İlhan Selçuk’un deyişiyle yaşanan an ve süreç doğruyla gerçek arasındaki çizgiyi içerir...
Eğer gerçeği bilip doğruyu seçersen, o anı yaşamış olursun.
Bunun anlamı yukarıda sorduğum “hayat nedir” sorusunun karşılığıdır.
Gerçeği bilip doğruyu seçtiğin için bilinçli yurttaş olursun...
İnsan sevgisinin yok olduğu toplumlarda ne tarihsel ne de kültürel bir bilinç vardır.
Bir dünyanın mutluluğu, sevecenliği, yürek varsıllığı, insan bilinciyle gerçekleşir; demokrasi ve özgürlükler bu bağlamda ivme kazanır; hayat yaşanır hale gelir.
Terörün kuşatması altında yaşayan toplumlar, hayat kaygısı içine düşer...
Aydınlık bulutların görkemini anımsar, zamanın saat ayarına bakar, geçmişe doğru bir yolculuk yapar, kurşun vızıltıları içinde...

***

Bir insan doğruyu seçtiği an gerçeği görebilir...
Bir ufuk çizgisine benzer doğru!
Yaşam sürecinin ötesini görebilen insan mutludur, gerçekler karşısında şaşırmaz.
Kimse bir insanın, bir ülkenin geleceğine nokta koyamaz, hukuku, adaleti, temel hak ve özgürlükleri kafasına göre yorumlayamaz...
Can Dündar, Erdem Gül 28 gündür Silivri zindanında niçin yatıyor?
İki arkadaşımız o ufuk çizgisini görmüşlerdir.
Bir başka deyişle Türkiye’nin geleceğine bugünden tanık olmuşlardır...
İnsan görüşü yaşam sürecinin ötesindeki daha geniş bir alanı kapsıyorsa hayat güzeldir.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Aşklar ve sevinçler... 09 Eylül 2018 | 2.490 Okunma Hoşça kal hüzün... 06 Eylül 2018 | 534 Okunma Bir garip yolcu... 04 Eylül 2018 | 2.351 Okunma Sevda düşleri... 02 Eylül 2018 | 2.434 Okunma Uçarı kaçarı... 01 Eylül 2018 | 110 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar