Kimin ‘adamları’ bunlar?

Sabah gazetesi Yazarı Haşmet Babaoğlu'nun bugünkü (03.11.2022)''Kimin ‘adamları’ bunlar?'' başlıklı yazısı.

Unuttuklarımız oluyor...
Hatırlatıyorum.
Bir de yaşarken gözümüzden kaçırılan fakat şeytanın gizlendiği ayrıntılar var.
Onları da sık sık buraya taşımak zorunda kalıyorum.
Çünkü artık öyle bir dünyada yaşıyoruz ki...
Unutuşun sarhoşluğuna kapılırsak, yanarız.

Önce şunu söyleyeyim...
Bizim bölgemizde herhangi bir ülkeyi (ve elbette Türkiye'yi de) "kimyasal kullanmak" gibi iftiralara maruz bırakmak öyle basit bir siyasi sersemlikle açıklanamaz.
Bir operasyonun başlangıç ayağıdır.
Arkası çok karanlık, çok pis, çok tehlikeli hesapların dışa vurumudur.***

Rafid Ahmed Alvan el- Cenabi'yi tanıyor musunuz?
Nereden tanıyacaksınız ki...
Aklınızda bir çağrışım yapmaz.
Irak'ın işgalini bir film gibi izledik ama yüzleri gizlenen aktörlere dönüp hiç bakmadık.
Baktırmazlar.
On yıl sonra kadar medyalarına küçük bir haber düşerler: "Amerikan yönetimine ülkesinin kimyasal ve biyolojik silahlar ürettiği bilgisini veren Iraklı kimya mühendisi, yalanını kabul etti."
El-Cenabi o kişidir işte!
Koskoca ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın hiç utanmadan BM'ye Irak'ın "tehlikeli silahları olduğu hakkında sağlam kaynağımız" diye sunduğu operasyon figürü...
Bu adam 2011'de, İngiliz gazetesi Guardian'a, "Bana bir yalan söyleyerek Irak rejimini devirme şansı verilmişti. Irak'a bir parça da olsa demokrasinin gelmesine neden olmaktan gurur duyuyorum" demişti.
Hainlik böyle kurgulanıyor işte!
Irak'ın hâli ise ortada...

Tabii El-Cenabi gibi gizli satılmışlar kadar açık siyasi kimliklerin iftira ve yalanları da önemli...
Irak'ın işgali dedim ya...
O gevşek ve gevrek sırıtışlı İngiltere Başbakanı Tony Blair'i unutabilir miyiz?
İşgalden önce kendi parlamentosuna sunduğu "Irak 45 dakika içinde kitle imha silahını harekete geçirebilir" raporuna sonradan müthiş bir kayıtsızlıkla "yanılgıydı" deyip geçen adam...
Yani anlayacağınız...
Ülkesinin askerine, polisine ve temel kurumlarına iftira atanları görünce, bir durun...
İster içinizden, ister yüksek sesle "Kimin adamları bunlar?" diye sorun...
Cevabı şıp diye bulacaksınız.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Geçen yüzyıla bakmak... Ama nasıl? 02 Mayıs 2024 | 189 Okunma Çocuklar bizden ne öğreniyor? 30 Nisan 2024 | 218 Okunma Soykırımı değil, kendi baş ağrılarını durdurmak istiyorlar 29 Nisan 2024 | 430 Okunma Güllerin içinden geçmeyen yollar 28 Nisan 2024 | 73 Okunma Haftanın Notları: Uygarlığın köpek dişleri 27 Nisan 2024 | 95 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar