Ve lâ teziru vâziratun vizra uhrâ

Hiçbir günahkâr başkasının günahını yüklenmez)Darbelerin çirkinliklerini anlatmakla bitiremeyiz. Baştan sona kimden ve kime karşı olursa olsun bütün darbeleri reddederiz, reddediyoruz ve reddetmeliyiz. Önceki...

Hiçbir günahkâr başkasının günahını yüklenmez)
Darbelerin çirkinliklerini anlatmakla bitiremeyiz. Baştan sona kimden ve kime karşı olursa olsun bütün darbeleri reddederiz, reddediyoruz ve reddetmeliyiz.

Önceki darbelerde olduğu gibi son darbe/darbe teşebbüsünden sonra da ölçüsüz hareket eden, aklıyla değil de hisleriyle konuşanlar oluyor. En az darbe kadar tehlikeli olan bir hal ve hareket yaygınlaşmaya başlıyor ki bu tehlikenin önü hemen kesilmezse çok ağır bedeller ödenme ihtimali vardır.

Sanal âlemde yapılan bazı yorumlar ‘suçun şahsiliği prensibi’ni göz önüme almadan toptancı bir anlayışla herkesi suçlu ilan ediyor. Böyle bir anlayış zemin bulur ve suçu işleyenlerle beraber, onların eşi ve dostu da suçlu ilan edilirse çok yanlış olur.

Sosyal medyada gizli isimlerle yapılan yorumları bir yana bırakırsak bile, gerçek isimlerle yapılan ve mütedeyyin insanlar olduğu görülen kişilerin yorum ve değerlendirmeleri insanı dehşete düşürüyor. Hepimiz biliyoruz ki “Ve lâ teziru vâziratun vizra uhrâ/ Hiçbir günahkâr başkasının günahını yüklenmez” Kur’ân’ın emridir. (En’am Suresi: 164; İsra Suresi: 15) Bu emri ve bu hükmü bilen mütedeyyin insanların ispiyonculuk kampanyası başlatması ya da başlatmayı teklif etmesi anlaşılabilir mi?

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
27 Mayıs hatırası 27 Mayıs 2018 | 152 Okunma Önce aile, hemen eğitim 13 Mayıs 2018 | 124 Okunma Filistin’e sanatla destek 06 Mayıs 2018 | 106 Okunma Türkiye’nin asıl ihtiyacı nedir? 29 Nisan 2018 | 76 Okunma Madem öyle niçin böyle? 22 Nisan 2018 | 111 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar