Manifestonuz hayırlı olsun

AK Parti kongreleri nihayet Ankara’da noktalandı. “2023 Manifestosu” denilerek. Hayırlı olsun. Başkan yardımcısı Mahir Ünal, “Hazırlıklarımızı tamamlamamız 19 yıl sürdü. Asıl...

AK Parti kongreleri nihayet Ankara’da noktalandı. “2023 Manifestosu” denilerek. Hayırlı olsun. Başkan yardımcısı Mahir Ünal, “Hazırlıklarımızı tamamlamamız 19 yıl sürdü. Asıl şimdi başlıyoruz” dediğine göre, biraz daha bekleyeceğiz anlaşılan. Türkiye’de COVID-19 tablosu her geçen gün kararırken, salonda 15 bin, dışarıda da bir o kadar, 81 vilayetten otobüslerle gelen partili, coşkusunu ve bağlılığını yansıttı ama tedbirsizliğin toplumun şevkini kırdığı unutulmuştu. Ah, sizi gidi yatay çekenler ah…

Ve işte, bana göre Recep Tayyip Erdoğan’ın günlerce konuşulan manifestosunun özü: Ellerinizdeki döviz ve altını ekonomiye kazandırmanızı istiyorum. İş insanlarımız da, yurt dışındaki kaynaklarını Türkiye’ye getirsin. Endişeye gerek yok, garantisi biziz.

Az daha unutuyordum. Bankalarda da 232 milyar dolarınız varmış. Duydunuz değil mi?

Dünyayı İstanbul’a davet et, adı İstanbul olan sözleşmeye ilk imzayı koy ve bir gece yarısı, Cumhurbaşkanı kararnamesi ile sözleşmeden çekil. Diyeceksiniz ki: Zaten uygulanmıyordu. Evet ama uygulanması için kadınlar, canları pahasına mücadele veriyordu. Nüfusunun yüzde 50’si kadın olan ülkede, örgütlü kadınların mücadelesi şimdi dağ gibi büyüyor. Taa, Arjantin’deki protestolarla birlikte. Dünya kabul etmiyor bu girişimi. Birçok dünya kuruluşu karardan dönülmesini istiyor. Bakan Süleyman Soylu’nun ise bakış açısı çok farklı. Daha doğrusu garip. Geçen gün bir paylaşım yaptı, “Milletimize doğru bilgiyi vermek görevimiz. 1 milyon kişi başına kadın cinayetleri oranı, dünyada 13, Avrupa’da yedi iken Türkiye’de 3.8” dedi. Çarptım, böldüm, yılda 320 kadın öldürülüyor çıktı. Peki şimdi, “Eh, o kadar da olur artık” mı diyeceğiz?

*

Yine Soylu Bey, İstanbul Sözleşmesi üzerinden haksız bir ithamla karşılaştıklarını öne sürerek, “Biz egemen bir devletiz. İstediğimiz bir uluslararası sözleşmenin altına imza atarız, istemediğimizden çıkarırız” dedi. Devamı da TBMM Başkanı’ndan geldi. Mustafa Şentop, Lozan ve Montrö’nün bu ülkenin egemenliğini tescilleyen anlaşmalar olduğunu unutup, “Cumhurbaşkanı, İstanbul Sözleşmesi’nden kararname ile çekildiği gibi, Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nden de diğer uluslararası anlaşmalardan da çekilebilir” dediğine göre, kapın kazmanızı, küreğinizi, milletçe kanal açmaya gidiyoruz. Öyle ya! Kaparız İstanbul Boğazı’nı gösteririz kanalımızı. Gelsin dolarlar. Var mı öyle bedavaya geçmek? İstersen…

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Putin gördüğü rüyayı yaşatıyor 27 Şubat 2022 | 83 Okunma Rakamlarla dans 20 Şubat 2022 | 57 Okunma Bu gurur hepimizin 13 Şubat 2022 | 105 Okunma Bu ülkede yaşanmaz mı? 06 Şubat 2022 | 78 Okunma Nezarete düşüren menekşe gözlü kız 30 Ocak 2022 | 228 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar