Cari açık kader mi?

Geçen yıl Eylül ayında açıklanan Yeni Ekonomi Programı’nın (YEP) temel motivasyonlarından belki de en önemlisi cari açığın azaltılması ve dolayısıyla dış finansman ihtiyacının...

Geçen yıl Eylül ayında açıklanan Yeni Ekonomi Programı’nın (YEP) temel motivasyonlarından belki de en önemlisi cari açığın azaltılması ve dolayısıyla dış finansman ihtiyacının azaltılmasıydı.

Dış finansman ihtiyacının neden olabileceği kırılganlıkları azaltmak başta da kur artışlarını kontrol etmek için cari açığın düşürülmesi, bu süreçteki en önemli hedeflerden biri olarak yer alıyor.

2019 yılı içerisinde geride bıraktığımız dönemlerde cari açık önemli miktarda azaldı. Merkez Bankası tarafından açıklanan Mart ayı verilerine göre son 12 aylık cari açık miktarı 12.8 milyar dolara kadar düştü. 2019 yılı için beklenen cari açık rakamı ise 20 milyar dolar civarında.

Ancak, Türkiye ekonomisinin mevcut üretim yapısındaki dışa bağımlılık nedeniyle, düşük cari açık, zorunlu düşük ekonomik büyüme tercihini de beraberinde getirdi.

Ekonomik büyümenin öncü göstergelerinden biri olan sanayi üretiminin 2019 yılının 1. Çeyrek döneminde, Ocak ayında yüzde 7.3, Şubat ayında yüzde 5.1 ve Mart ayında ise yüzde 2.2 oranında azaldığı görülüyor. Dolayısıyla sanayi üretim endeksinin 2019 yılı 1. çeyrek ortalamasındaki düşüşün yüzde 4.8’in üzerinde olması, cari açığın azalması ve üretimin de zorunlu olarak daralmasına sebep oldu.

İlk çeyrekte ekonomik büyümede zorunlu bir yavaşlama olması nedeniyle, önümüzdeki dönemlerde ekonomik büyüme için daha fazla odaklanılması gerektiği tartışma götürmez.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Enerjide arz ve talep güvenliği 07 Ekim 2021 | 118 Okunma Küresel enerji arz güvenliği krizi mi? 04 Ekim 2021 | 62 Okunma Dünyada doğal gaz sorunu 30 Eylül 2021 | 155 Okunma Enerji arz güvenliğinin önemi 27 Eylül 2021 | 91 Okunma Türkiye Paris anlaşmasını imzalıyor 23 Eylül 2021 | 186 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar