Olacağı buydu…
Meşhur hikayedir, 4. Murat döneminde nüktedanlığı, hazırcevaplığı ve aynı zamanda akşamcılığı ile ünlü Bekri Mustafa, Küçük Ayasofya caminin önünden geçmektedir.
O sırada musallada bir tabut vardır, ancak namazı kıldıracak imam yoktur. Cemaatin canı beklemekten sıkılmıştır. İşte tam o sırada cemaat, caminin önünden geçen Bekri Mustafa’yı görür. Sırtında cübbesi, başında kavuğu ile hoca zannederler ve namazı kıldırsın diye kolundan tutup musalla taşının önüne getirirler.
Bekri Mustafa feryat figan “Ben hoca değilim” dese de cemaate laf anlatamaz, namazı kıldırır.
Hani Türk milleti olan biten ne varsa görüp öğrenmeliydi?
05 Aralık 2025 | 209 Okunma
Necip Fazıl Kısakürek’ten Fatih Altaylı’ya değişmeyen yargımız…
02 Aralık 2025 | 796 Okunma
Devletin “büyük bir gizlilik” içerisinde gerçekleştirdiği İmralı Ziyareti!
29 Kasım 2025 | 241 Okunma
Devlet Öcalan’ın ayağına mı gitti?
26 Kasım 2025 | 434 Okunma
Duhok’ta Mazlum Abdi, İlham Ahmed sürprizi!
21 Kasım 2025 | 544 Okunma
TÜM YAZILARI