Anladık hatta ezberledik, yollar, köprüler yaptınız…
Adamın biri bir gün yolda yürürken şiddetli bir yağmura yakalanır. Gökyüzü delinmiş gibidir. Yolun ortası.
Ne sığınılacak bir ağaç ne başka bir şey vardır. O sırada hikayemizin baş kahramanın yanına elinde şemsiyeli biri yanaşır ve bizimkini şemsiyesinin altına davet eder. Böylece bizim adam yağmurda sırılsıklam olmaktan kurtulur.
Şemsiyeli adama teşekkür üstüne teşekkür eder. Minnet duygularını dile getirir. Şemsiyenin sahibi “Bana dua etmelisin, seni şemsiyemin altına almasaydım bu yağmurda halin haraptı” der… Bizim adam şemsiyenin sahibine “Hızır gibi yetiştiğini” söyler, şemsiyesini paylaştığı için tekrar, tekrar teşekkür eder.
Hani Türk milleti olan biten ne varsa görüp öğrenmeliydi?
05 Aralık 2025 | 225 Okunma
Necip Fazıl Kısakürek’ten Fatih Altaylı’ya değişmeyen yargımız…
02 Aralık 2025 | 796 Okunma
Devletin “büyük bir gizlilik” içerisinde gerçekleştirdiği İmralı Ziyareti!
29 Kasım 2025 | 241 Okunma
Devlet Öcalan’ın ayağına mı gitti?
26 Kasım 2025 | 434 Okunma
Duhok’ta Mazlum Abdi, İlham Ahmed sürprizi!
21 Kasım 2025 | 544 Okunma
TÜM YAZILARI