Beylikte sultan kalmayana kadar

İçimiz, dışımız siyasi çekişmelerle, kısır kayıkçı kavgalarıyla nasıl dolduysa o sevda türküsü, davetsiz misafir gibi gelip yerleşti dilime. Sabah sabah kendimi mırıldanırken...

İçimiz, dışımız siyasi çekişmelerle, kısır kayıkçı kavgalarıyla nasıl dolduysa o sevda türküsü, davetsiz misafir gibi gelip yerleşti dilime. Sabah sabah kendimi mırıldanırken buldum.

"Al eyvanda han kalmadı, beylikte sultan kalmadı, sende bende hâl kalmadı" diye başlayıp gidiyor hani.

Türkü, sanki usandıran aşığa değil de bugünün Türkiye’sine yakılmış.

Birbirimizi hâl bırakmayana kadar yorduğumuz, daracık bir köşeye sıkıştırdığımız nafile, sonuçsuz didişmelerimizi anlatıyor bana.

Her sabah aynı kavgaya açıyoruz gözümüzü, akşam mesai bitiminde yine aynı tartışmanın girdabında buluyoruz kendimizi. Her gece seçim perdesini kapatarak ışıkları söndürüp, her gün yeniden seçim şafağına uyanır gibi.

Bunları yazarken Cemal Süreya'nın Üvercinkası'ndan şu dizeler, kendiliğinden gelip araya giriveriyor:

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Türkiye Yüzyılı okullarda zorbalığı niye durduramıyor? 05 Aralık 2025 | 369 Okunma Öcalan'ın mesajında ne yok? 04 Aralık 2025 | 676 Okunma ‘Devletin kadife eldivenli demir yumruğu’nda mı sıra? 03 Aralık 2025 | 993 Okunma Mazlum Abdi de Öcalan’ı görecek mi? 02 Aralık 2025 | 365 Okunma İznik’e gelen Papa değil Haçlı Ordusu sanki 29 Kasım 2025 | 744 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar