Trabzonspor ters köşe mi oldu?..

Bordo-mavili ekip hakkında söyleyeceklerimizi, yazının sonunda değil başında dillendirme gereği duyuyoruz. ‘Trabzonspor ters köşe mi oldu?!’ başlığı ‘ağır’ bir yaklaşımdan ziyade, konunun hassasiyetini dillendirmek açısından, gerekliliğinin bilinmesini istiyoruz. Eğer bir yapıyı, değerler/hassasiyetler üzerine inşa etmediğiniz müddetçe, ayakta kalma şansı olmayacağı gibi, yıkılmaya mahkûm edersiniz. Yusuf Yazıcı’nın takımdan ayrılışı ve Fransa’nın Lille takımıyla 16,5 milyon avro bonservis karşılığında 5 yıllık sözleşmeye imza atması, elbette ki her şeyin sonu olmadığı gibi, tartışmanın başlangıcı olacağı kesin. Kulübü yönetenlerin açıklamalarından bunu anlamak güç değil! Peki, süreç nasıl işledi ve bugünlere nasıl gelindi? Konu, alınması gereken derslerle dolu olsa da, yeni sezonda şampiyonluk yarışında olduğunuzda, bu hususta ‘bordo-mavili taraftara bir şey anlatamazsınız!..’ 

YUSUF YAZICI’NIN GİDİŞİ ŞAŞIRTMAMALI…

Profesyonellik, sağlam düşünme ve mekanizmayı adaletli çalıştırmayı gerektirir. Her işte olduğu gibi futbolda da ‘profesyonel’ olduğunuzda, sistemi adil yönetmek zorundasınız. Yoksa transferde yapacağınız ödemelerde yabancı oyuncuya ‘cömert’, kendi oyuncunuza ‘feda’ içerisine girerseniz, sonuçlara katlanmak zorunda kalırsınız. Çok değil, bundan iki hafta önce başkan Ahmet Ağaoğlu açıklamasında, forvet ve stoper transferi konusunda çalışmaları olduğunu, kulübün 100 milyonluk bütçesi içerinde Yusuf Yazıcı ve Abdulkadir Ömür’e yapılacak düzenlemenin olacağını belirtmişti. ‘Miş’li geçmişin yansımasıyla, dönüp dolaşıp ‘muhatap’, faturasını de ödemek, olanlara rıza gösterme durumunda kalırsınız…

TRANSFER GELİYORUM DEDİ VE GELDİ….

Çok değil, sadece on beş gün içerisinde camia içerisinde yaşananlara baktığımızda, ne mana taşıdığı, bir o kadar da sürpriz sayılmayacağı ve Trabzonspor’un ‘ters’ köşe olmadığını anlamış oluruz. Şöyle ki, yine bir hafta önce Teknik Direktör Ünal Karaman’ın ‘Yusuf benim kardeşim, değerlim, pırlantam. Her ne kadar onları değersiz ve yanlış anlamaya çalışsalar da... Bunlar bu camiada büyümüşler, formalarını giyiyorlar. Transfer olsalar dahi bu kulübe milyon avrolar kazandırarak gidecekler…’ açıklamaları, içinde yer aldığımız süreci adeta özetliyor. Buna rağmen Kulüp Başkanı Ağaoğlu ‘Yusuf, bizim yeniden başlayan hikâyemizin başrol oyuncusuydu. Şu an itibarıyla hikâye yarım kaldı. İçime kan damladı” ifadelerini kullandı… Açıklamalardan çıkan sonuç, Trabzonspor yönetiminin Yusuf Yazıcı sürecini iyi yönetemediği konusudur. Bu saatten sonra, transfer sürecine ‘hayırlı olsun’ temennisinden başka yaklaşım ‘yarar’ sağlamaz…

TFF, TRANSFERLERİ TRİBÜNDEN İZLİYOR!..