Libya-Suriye, Türkiye-Rusya…

Tv100 Gazetesi Yazarı Abdullah Ağar'ın bugünkü (01.11.2022)''Libya-Suriye, Türkiye-Rusya…'' başlıklı yazısı.

Türkiye’nin, Doğu Akdeniz, Afrika ve Libya politikası adına Libya ile olan ilişkileri ve anlaşmaları büyük önem taşıyor. Bu kadar mücadele edilmiş, bedel ödenmiş ve ilerleme kaydedilmişken bu strateji ve politikayı değiştirmesi mümkün değil.

Ama bu politika ve iş birliğinden rahatsız olanlar çok.

Örneğin Mısır…

Türkiye’nin ilişkileri geliştirme, sorunları ortadan kaldırma adına ortaya koyduğu irade ve çaba Mısır tarafından karşılık görmüyor. Hatta öyle ki, ülkedeki ekonomik türbülans nedeniyle olası toplumsal istikrarsızlığın gündemi kapladığı şu evrede bile Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri; "Türkiye'nin Libya politikasında bir değişiklik olmadığı gerekçesiyle" Türkiye ile görüşmelerin askıya alındığını söyleyebiliyor.

Peki son dönemde Türkiye, Libya ile ne yapmıştı?

Libya’nın batısındaki geçici hükümetle:

- Libya’nın askeri havacılık kapasitesinin Türkiye ile birlikte artırılmasını hedefleyen,

- Bundan üç yıl önce Trablus ile Ankara arasında imzalanan anlaşmanın uygulama protokollerini kapsayan,

- Libya’nın Hidrokarbon kaynaklarını ilgilendiren bir dizi anlaşma ve protokolün altına imza atmıştı.

Bunlarla birlikte Libya gazına ilişkin bir başka anlaşmanın da Enerji Bakanlıkları arasında müzakere edildiği biliniyor.

Bu müzakere, protokol ve anlaşmalara itiraz eden çok ülke oldu.

Önemli mi?

Önemli, ama değerli değil.

Ancak boş bulunmamak ve ipi sıkı tutmak gerekiyor. Çünkü Türkiye’nin Doğu Akdeniz ve Afrika stratejisinin temel dayanaklarından biri olan Libya inisiyatifinin kuvvetlenerek devam etmesi varoluşsal bir değer taşıyor.

Bununla birlikte Libya’da çok başlılık devam ediyor.

Ülkede:

1- Türkiye’nin anlaşma imzaladığı Trablus’taki Dibeybe hükümeti,

2- Sireneyka’da (Doğu’da) Başağa hükümeti,

3- Libya Yüksek Devlet Konseyi Başkanı Halit el Mişri’nin oluşumuna sıcak baktığını söylediği olası bir üçüncü hükümet,

4- Ve ilk aşamada Başağa hükümetine desteğini açıklayan, ancak Guardian’a göre temmuz ayında Dibeybe hükümeti ile bir nevi ittifak kuran Hafter var.

Hoş, Hafter, Dibeybe Hükümeti'ne yakın dursa da eski pozisyonunu güçlendirerek devam etme eğiliminde. Libya’nın doğusunda hâlâ Rusya’nın, özellikle Wagner grubunun desteğine sahip. Kahire ile ilişkileri ise devam ediyor. Ekim ayının ortalarında Mısır İstihbarat Başkanı Abbas Kamel’le Bingazi’de görüştü.

Sadece buralardan bakınca bile 2019 çatışmalarında şekillenen denklemde bazı ciddi ve olası değişmelerin olduğu/olabileceği görünüyor. Bu bağlamda sanırım şu soruyu sormak gerekiyor.

Türkiye ile Rusya Libya’da ne yapacak?

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Jeopolitik fırtınaya kavramsal ve teolojik bir bakış: Kimler, kimleri ve inançları nasıl kullanır? 31 Mayıs 2023 | 819 Okunma İran-Taliban çatışması: Mezhep fitnesi nereye gider; kim ve nasıl kullanır? 30 Mayıs 2023 | 1.251 Okunma Mahmur’un yolu nereye çıkar? 24 Mayıs 2023 | 2.387 Okunma Batı günah çıkartmayı sever, yeni günahlar işlemeyi de…! 23 Mayıs 2023 | 555 Okunma PKK Türkiye’deki seçimlerde neyi aradı; 4. Safha’nın mı peşinde? 17 Mayıs 2023 | 1.880 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar