Otomobilin 100 yılı aşkın bir geçmişi var. Bu süreç içinde otomobil teknolojilerinde özellikle güvenlik konusunda devrim niteliğinde gelişmeler yaşandı. Bugünkü otomobiller ilk nesil otomobillere göre çok daha güvenli. Ancak otomotiv dünyası, gelecekte trafik kazalarında ölümleri ve yaralanmaları ortadan kaldıracak teknolojiye sahip otomobiller geliştirmeyi hedefliyor.
Bu amaç için başvurulan bir numaralı yöntem ise gerçek hayatta
yasanan kazaları, laboratuvar ortamında gerçekleştiren çarpışma
testleri... Kaza esnasında sürücü ve yolcuların nasıl yaralandığını
gösteren testlerde özel geliştirilmiş mankenler kullanılıyor.
Çarpışma mankenleri dört kişilik bir çekirdek aileden oluşuyor.
Anne, baba, kız ve erkek çocuklardan oluşan bu ailenin bir de
köpeği var.
50'li yıllardan itibaren hayatımıza giren çarpışma mankenlerine
yeni bir fert daha eklendi.
Dünyadaki obez sayısının artmasını göz önüne alan firmalar,
testlerini gerçekçi yapabilmek adına aileye obez bir manken dahil
ettiler.
Klasik bir erkek çarpışma mankeninin boyu 1.75, kilosu ise 76 iken,
obez mankenin boyu 1.86, kilosu ise 123 kilogram.
Kişinin fiziksel boyutu çarpışma sırasında vücudun vereceği tepkiyi
etkiliyor. Zayıf bir insanla, kilolu bir insanın vücudunun kaza
esnasında yaralanması farklı olabiliyor. İnsanın ağırlıgı ne kadar
fazla olursa, emniyet kemerleri, koltuk başlıkları ve hava yastığı
tarafından emilmesi gereken kinetik enerji miktarı da artıyor.