Şeref madalyasıyla uğurlanmak ne güzel.
Biz, gelmiş geçmiş Başbakanlarımızın önemli bölümünü ya
Yassıada’ya yollayarak, ya Yüce Divan’a sevk ederek, ya darbe’yle
indirerek, ya da muhtıra yayınlayarak yolcu ettiğimiz için
böylesine hiç alışık değiliz.
Madalya Töreni’ni izlerken, Demokrasi Tarihi’mizi düşündüm.
Ne mutlu bize.
Darağacı’nda başbakan astığımız o günlerden, şerefyab ederek
başbakan uğurladığımız bu günlere gelmek, sahiden çok güzel.
Yarın 15 Temmuz
Bu millet neler gördü.
Önce 27 Mayıs.
Sonra 12 Mart.
Daha sonra 12 Eylül.
Daha sonra 28 Şubat.
27 Nisan...
Ve arada sayısını bilmediğimiz bir dizi girişim.
........
Bu millet, hepsine katlandı.
Askerine olan saygısından,
her üzüntüyü sineye çekti.
Ve Ara Rejim’lerin çabuk bitmesi için hepsine itaat etti, Askerine
hep yardımcı oldu.
***
Fakat bu millet, 15 Temmuz’da bir baktı ki, TSK’nın arasına yabancı
maddeler girmiş.
Bu bir işgal hareketi.
Bu bir istila.
Bu bir hile.
İşte o zaman bu millet sokağa döküldü. Gerçek askeriyle polisiyle
kolkola girip destan yazdı.
15 Temmuz’un özeti budur.
Ordu - Millet bütünleşmesidir.
Demokrasi çizgisinde buluşmasıdır.