Hayatı ve sanatı, tekil ve sade akışından çıkarıp, kalabalığın macunu yapanlara yine de her vakit rastlanıyor. Hele şiir söz konusu olduğunda, şiirinin çeperinde vakur, sessizce duramayanlar, bir görünme, bir bilinme, bir her yerde olma, bir her nabza şerbet sunma iştahıyla sıçradıkça sıçrıyor, konuştukça konuşuyor, kalabalık denilen güvensiz ve şekilsiz madeni kazdıkça kazıyorlar. Ve ellerinde her vesileyle işlettikleri sansasyon ve dedikodu mekanizmasıyla dolaşıyorlar. Bu...