Çalışan kadınlar üzerine yapılan araştırmalar gösteriyor ki, dünyada 35 yaşına kadar direnmiş ve iş hayatını bırakmamış kadınlar, sonrasında çok başarılı yönetici oluyor.
Aynı araştırmalarda ortaya çıkan çok kritik bir husus var: Bir
kadının kariyerinde en önemli, tek bir karardan söz edilecekse bu,
bir hayat arkadaşına sahip olmak isteyip istemediği ve -eğer
istiyorsa- eşini nasıl seçeceği. Çünkü eşinin tamamen
desteklemediği hiçbir kadının üst düzey pozisyonlara ulaşma şansı
yok. Zaten cuma günkü yazımda da belirttiğim gibi en başarılı kadın
liderlerin büyük çoğunluğu evli ve çocuklu.
GE CEO’su Özsoy
Amerika’nın en inotavif şirketlerinden 147 milyar cirolu General
Electric’in (GE) Türkiye CEO’su Canan Özsoy’un eşi olmasaydı, acaba
kariyeri ne yönde gelişirdi?
Özsoy aslında diş hekimi, eşi kalp cerrahı; ikisi de üniversiteyi
bitirdikten sonra kariyerlerine Tıp Fakültesi’nde devam ediyorlar.
Aradan birkaç yıl geçtikten sonra eşi, Canan hanıma “birimizden
birimizin para kazanması lazım; sen özel sektöre geçsen” diyor.
Ve böylece Özsoy diş hekimliğini bırakıp bir ilaç şirketinde ürün
müdürü olarak özel sektöre adım atıyor. Özsoy, iş değiştirmese de
çalıştığı firma Aventis’e satılınca, Aventis’in Paris ofisinde
çalışma teklifi alıyor. Yine eşinin desteğiyle Paris’e taşınıyor.
Paris’teyken GE’nin sağlık ve koruyucu tıp bölümünden gelen teklifi
reddedemiyor.
2009’dan beri GE Türkiye CEO’su. Özsoy her zaman “en büyük desteğim
eşim” der. Oğlunu da küçüklüğünden beri “kendi yüklerini kendisinin
taşıması” konusunda çok iyi eğitmişler. Ama Canan hanım da iş ve
özel hayat dengesini titizlikle korumaya her daim özen göstermiş, o
denge iş lehine kaçmaya başlarsa hemen geri dönüp kaçırdığı yerleri
yeniden yakalamış.