Son 2 haftada TBMM’ye girmek isteyen çok sayıda kadın adayla
konuşma ve onları dinleme imkanım oldu.
Seçim gezisi olarak ben, seçilecek yerlerdeki kadın adaylarının
çokluğu nedeniyle Eskişehir’i tercih etmiştim. AKP bu seçimde
mevcut 3 milletvekilini korursa, Meclis’e toplam 6 milletvekili
gönderen Eskişehir’de -CHP ve MHP’nin 1. sıra adayları da kadın
olduğuna göre- % 50-50 cinsiyet eşitliği sağlanmış olacak. (bakınız
22 mayıs günkü seçim yazım)
Eskişehir’den döner dönmez Haklı Kadın Platformu (HKP) olarak
TBMM’de temsil edilen partilerin kadın milletvekilleri ve
adaylarını buluşturduğumuz “dayanışma” toplantısı düzenledik. Ve
hikayelerini dinlediğim bütün kadınlarla iftihar ettim. Gerçi
tepeden yasak geldiği için AKP’li kadın adaylar toplantıya
katılamadılar, ancak gelebilseydiler eminim onlar da çok dişe
dokunur şeyler anlatacaklardı…
Kaya’nın başörtüsü
MHP milletvekili ve Başkan Yardımcısı, Eskişehir 1. sıra adayı Dr.
Ruhsar Demirel, Eskişehir’de MHP seçim ofisindeki sohbetimizde çok
isabetli bir tespitte bulunmuştu: “Erkek adaylar için iyi bir
eğitim, başarılı kariyer yeterli olabilir, ancak aday kadınsa
yetmez. Hepsi olacak, ama kadınların ilaveten dilleriyle kuş
tutabilmeleri de gerekiyor!”
Hakikaten görüştüğüm adayların tümü dilleriyle kuş tutabilen
kadınlar; yine de ayrımcı saldırıların hedefi olmaktan
kurtulamıyorlar. Örneğin Halkların Demokrasi Partisi HDP’nin
İstanbul 1. bölge 2. sıra adayı Hüda Kaya HKP toplantısında
anlattı:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 9 mayısta Brüksel’de konuşma
yaparken Hüda Kaya’nın adını da anarak “Bunların başörtülüsü de bir
garip. Neden bunu aday yapıyor? Acaba samimi Müslümanları nasıl
kandırırız diye… Onun için o türleri aday yapıyor” demiş. Hemen
internetten baktım, valla aynen böyle demiş Sayın Erdoğan!