CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sık sık CHP tabanını bile
zora sokan hatta utandıran çıkışlar yapıyor. Birkaç gün önce
Cumhurbaşkanı Erdoğan'la ilgili yaptığı son çıkışı da farklı değil.
Herkesin gözünün içine baka baka, yine herkesin çok iyi bildiği bir
gerçeği eğip büktü: "Beyefendi Marmaris'te tatil yaparken Meclis
topa tutuluyordu."
"Yenikapı Ruhu"nun hatırına uzun süre kimse Kılıçdaroğlu'nun o
geceki tavrını sorgulamadı ama gerçekten 15 Temmuz gecesi masaya
yatırılacaksa, ilk yapılması gereken CHP Genel Başkanı
Kılıçdaroğlu'nun o gece ne yaptığıydı. Sahi o gece ne yaptı?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milletimi meydanlara, hava alanlarına
çağırıyorum. Ben de orada olacağım" derken o ne yaptı? Bu sorulara
verilecek cevap CHP tabanının başını öne eğse de Kılıçdaroğlu'nun
umurunda değil. Oysa o gece tarih ona, hatta sadece ona da değil
uzun yıllardır iktidar olamayan CHP geleneğine inanılmaz bir fırsat
sundu ama ne yazık ki o bunu değerlendiremedi. Bırakın 1991'de
Rusya'da tankların üstüne çıkan Boris Yeltsin olmayı, 1971'de 12
Mart Muhtırası'na karşı çıkan Bülent Ecevit bile olamadı. Aslında
ikisi de olamazdı çünkü onun genel başkanlığa gelişiyle bugünkü
duruşu arasında bir devamlılık var. O yüzden o gece önüne çıkan
tarihi fırsatı es geçti.
Şu fırsata bakın. Kılıçdaroğlu o gece FETÖ'cü darbecilerin Atatürk
Havaalanı'nı tanklarla kuşattıkları 23.00-23.30 saatleri arasında
VIP salonundaydı. Tam o saatlerde vatandaşlar tankın önüne
yatarken, Bakırköy Emniyet Müdürlüğü ekipleri darbecilere karşı
direnirken Kılıçdaroğlu ve arkadaşları karanlıktan yararlanıp
"sıvışma"nın yollarını arıyordu. Bunu da önce VIP önüne gelen
tanktaki askerleri selamlayan CHP'liler, tankın sürpriz biçimde
oradan uzaklaşmasıyla yapıyorlardı.