Millet İttifakı'nı oluşturan partiler ve onlara destek veren
çevrelerde ilginç bir hareketlilik yaşanıyor.
Bu hareketliliğin bir ayağı Ankara'da öteki de Berlin'deydi.
Ankara'daki hareketliliğin adresi Hilton Oteli'ydi.
Aydınlık gazetesinin patlattığı habere göre otelde muhalefette yer
alan CHP ve İP'in iki önemli ismi IMF temsilcileriyle buluşmuştu.
Aylardır hükümeti "IMF ile gizli görüşüyor" diye suçlayan
muhalefetin kendisinin hem de gizli bir biçimde IMF ile görüşmesi
gerçek anlamda bir skandaldı.
Toplantıya ayrı ayrı kapılardan önce CHP Genel Başkan Yardımcısı
Faik Öztrak gelmiş.
Onu İP'li eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz ve Bilkent
Öğretim Üyesi Refet Gürkaynak izlemişti.
Arkalarından da IMF'ciler arzı endam etmişlerdi. Sayı çok ama
birkaçını sayalım;
Poul Thomsen (IMF Avrupa Birimi Direktörü), Donal McGettigan (IMF
Türkiye Masası Şefi), Ben Kelmason (IMF Türkiye Yerleşik
Temsilcisi) AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, bu gizli buluşmayı vahim
olarak niteliyor ve şöyle diyordu:
"Tabii anormal olan şey şu; iktidar partisi değiller, herhangi bir
şekilde Türkiye'yi yönetme sorumlulukları yok. Dolayısıyla ne
görüştüklerini açıklamaları kendilerinin bileceği bir iş. Garip
olan da CHP'nin ekonomi ile ilgili eleştirilerine IMF yetkilileri
mi danışmanlık yapıyor, CHP'liler mi IMF'ye danışmanlık yapıyor,
hatlar karışmış durumda."
"Akşener'den selam getirdim"
Şimdi gelelim Berlin toplantısına...
İlginçtir aynı zaman diliminde Berlin'de de "özel" bir toplantı
vardı. Bu toplantı "demokrasi ittifakı" adıyla yapılıyordu.
Toplantıya katılanlar arasında Türkiye'den kaçan ve Türkiye
karşıtlıklarıyla dikkat çeken Can Dündar, Hayko Bağdat ve Hatip
Dicle gibi isimleri ön plandaydı. Ama asıl ilgi çeken Türkiye'den
gelen milletvekilleri ve parti temsilcileriydi.
CHP'den Ali Şeker, HDP'den Mithat Sancar, Saadet Partisi'nden
Cihangir İslam, Almanya Milletvekili Gökay Akbulut, Berlin Eyalet
Milletvekili Hakan Taş, Avusturya Yeşil Hareketi'nden Berivan Aslan
ve eski HDP milletvekili Nursel Aydoğan gibi onlardan
bazılarıydı.
Katılımcılar arasında gazeteciler ve "barış akademisyenleri" olarak
bilinen isimler de vardı. Bütün bunların hatta Saadet Partili
Cihangir İslam'ın bile Berlin'de bir araya gelip, "Türkiye'de
demokrasi yok, demokrasi güçleri harekete geçmeli" demeleri
şaşırtıcı olmadığı gibi yeni de değil.
Yeni ve şaşırtıcı olan tek isim İYİ Parti adına katılan Berlin
Temsilcisi Mahican Balcı'ydı... İP Genel Başkanı Meral Akşener'in
ülkücülerin tepkisine rağmen bizzat görevlendirdiği Balcı, o
toplantıya da bizzat Akşener'in bilgisi, Genel Başkanı Yardımcısı
Kamil Aydın Erozan'ın direktifiyle katıldığını söylüyordu. İsmi
katılımcılar listesinde olmamasına rağmen kapanışta yaptığı kısa
konuşmada; "Size Akşener'in selamını getirdim" diyerek büyük alkış
alıyordu.
İP'li Balcı'nın Berlin'de HDP milletvekilleri ve AB ülkelerine
sığınan kaçaklarla yan yana durması, Akşener'in selamını iletmesi,
doğal olarak Türkiye'ye de yansıyor ve İYİ Parti'de başlayan HDP
gerginliğini biraz daha derinleştiriyordu.
İP içinde önce HDP'yle ortak anayasa yapma sonra da Diyarbakır'da
çocuklarını isteyen anaların HDP il binası önündeki sivil
direnişleriyle başlayan gerginliğin hangi noktaya geldiğini en
çarpıcı biçimde İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Yavuz Ağıralioğlu
özetliyordu:
"Millet İttfakı'na Katolik nikahı ile bağlı değiliz, her
politikasını beğensek CHP'li oluruz. CHP, HDP ile devam edeceğim
diyebilir ama biz bu bileşen içinde olmayız."