Suriye'de hangi ülke savunmada kalırsa o kaybedecek.
Irak'ta hangi ülke savunmada kalırsa o da kaybedecek.
Musul'dan ve Halep'ten uzak duran, uzak tutulan, bu uzak tutulmayı
boşa çıkaramayan ülke, yine kaybedecek.
Birinci Dünya Savaşı sonrası ilk harita şekillendi, coğrafya
yeniden biçimlendirildi. Bugün ikinci kez harita şekillenirken,
coğrafya yeniden kurulurken hangi ülke geride kalırsa, eksik
kalırsa, hangi ülke kendi geleceğini başkalarının inisiyatifine
terk ederse o kaybedecek.
Üstelik bu kayıp, sadece etkinlik kaybı ile değil, ülkenin
parçalanması, sınırlarının değişmesi hatta ülkenin tamamen çökmesi
ile sonuçlanacak.
O birkaç saat
büyük oyunu boşa çıkardı
Türkiye, Birinci Dünya Savaşı sonrası paylaşıma, bilinen en zayıf,
en olumsuz şartlarla girdi. Sadece kendini koruyabildi, ayakta
kalabildi. Bölgesel statüko tamamen Türkiye'nin ve coğrafyada
yaşayanların aleyhine şekillendi. Garnizon devletler inşa edilip
yüz yıllık sömürge düzeni kuruldu.
Aynı Türkiye bugün yani coğrafyanın ikinci kuruluş döneminde
bilinen en güçlü halini yaşıyor. Coğrafyanın en güçlü devleti,
dünyanın da en güçlü devletlerinden biri. Bu gücü 15 Temmuz
saldırısını bir kaç saat içinde geri püskürterek de kanıtladı.
Çünkü o saldırı, çokuluslu bir saldırıydı, tamamen Türkiye'yi
çökertmeye ayarlıydı.